General Süleymani’nin Filistin Direnişinin Güçlenmesinde Büyük Rolü Var

Tesnim Haber Ajansı- Arap dünyasının tanınmış gazetecilerinden Abdulbari Atvan'ın, Kudüs Gücü eski Komutanı Şehit General Kasım Süleymani’nin şehadetinin ikinci yıl dönümü vesilesiyle kaleme aldığı yazıda, “İran İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, General Kasım Süleymani'nin şehadetinin ikinci yıl dönümü münasebetiyle şehit ailesi ile gerçekleştirdiği görüşmede, 'Bu suikastın failleri, ağır bir bedel ödeyecek.' diye vurguladı. Bu sözler, İran'ın Ayn el Esad hava üssüne yönelik yaptığı misilleme operasyonun yeterli olmadığı ve Irak'taki tüm ABD üslerinin yerle bir edilmesi ile ABD birliklerinin geri çekilmesi durumunda da engellenemeyecek daha büyük bir intikamın yolda olduğu anlamına gelmektedir." ifadelerine yer verdi.

Atvan yazısında, "Hiç şüphesiz General Kasım Süleymani’nin şehadeti İran ve genel olarak direniş için büyük bir kayıp oldu. Şehit Süleymani’nin etkisi ve rolü, Devrim Muhafızları Kudüs Gücü komutanı olarak resmi konumundan çok daha büyüktü. ‘Gönüllerin Serdarı’ lakaplı Kasım Süleymani, düşman komplolarına karşı mücadelede Lübnan, Irak, Yemen, işgal altındaki Filistin ve Suriye'de çok önemli bir rol oynamıştır." diye yazdı.

Ayetullah Hamanei’nin bahsettiği intikamın ne olacağı bilinmediğini belirten gazeteci Atvan, "Ancak bu intikamın ilk etapta Amerikan birliklerinin Irak'tan ve ikinci etapta tüm Ortadoğu bölgesinden çıkarılması olabileceği tahmin edilebilir. Bu konu Viyana görüşmelerinden çıkacak herhangi bir sonuca bakılmaksızın önümüzdeki birkaç ay içinde Tahran'ın öncelikleri arasında yer alacaktır." ifadelerini kullandı.

Atvan, ABD'nin Irak'taki varlığına işaret ederek, şunları kaydetti:

"Irak topraklarında halen 2 bin 500 Amerikan askeri ve terör örgütü IŞİD’e karşı ABD öncülüğünde oluşturulan uluslararası koalisyon güçlerine ait bin asker bulunuyor ve Bağdat hükümetinin tüm ABD birliklerinin geri çekildiği ve geri kalanların askeri danışman olduğuna dair tüm resmi açıklamaları yanlış ve yanıltıcı bilgilerden ibarettir.

İşin komik yanı şu ki; Irak'taki 3 bin 500 Amerikan ve Avrupalı asker ne istiyor? Hepsi Irak'ta askeri eğitim ve danışmanlık görevi mi yapıyor? Bu güçler Irak ordusuna nasıl bir eğitim verecek? Musul'da IŞİD'e karşı operasyon sırasında silahsızlandırılmasının ardından sivil kıyafetle kaçışı Irak'a doğrudan ve dolaylı olarak milyarlarca dolara mal olan bu Amerikan askerlerinin istişare ve eğitimlerinin sonucu değil midir?"

Abdulbari Atvan'ın yazısında, "Başta Filistin direnişi olmak üzere tüm Arapların Kasım Süleymani’ye borçlu, çünkü Filistin halkının ayakta kalması, elde edilen zaferler, Gazze Şeridi'ndeki İslami direniş gruplarına sağlanan tünel mühendisliği eğitimi ile füze ve İHA teknolojisi General Süleymani'nin stratejisi ve doğrudan denetimi sayesinde gerçekleşmiştir. Gazze Şeridi'ndeki İslami Direniş Hareketi’nin üst düzey kaynaklarına göre, General Kasım Süleymani bölgeyi ziyaret etmiş ve birkaç gün orada kalıp direniş liderleriyle bir araya gelmiştir." yorumu yapıldı.

Atvan, Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah'ın General Süleymani’nin Filistin direnişinin güçlendirilmesindeki rolüne ilişkin açıklamalarına atıfta bulunarak yazısına şöyle devam etti:

“Seyyid Hasan Nasrullah, yakın zamanda yaptığı bir konuşmada, Hacı Kasım Süleymani'nin kendisinden Şam'a gitmesini ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'dan Filistin direniş hareketi Hamas ile olan anlaşmazlığı sona erdirmesini ve Gazze Şeridi'ne Kornet füzelerinin gönderilmesine izin vermesini istediğini açıkladı.

Hizbullahı Genel Sekreteri'nin açıklamasına göre; Beşar Esad, General Süleymani’nin talebini karşılamada hiç tereddüt etmedi. Bu füze sevkiyatı Gazze Şeridi'ne ulaştığında, Siyonist Rejim tankları direniş güçlerine bir metre yaklaşmaya bile cesaret edemedi, ancak füze sevkiyatının Gazze Şeridi'ne nasıl götürüldüğü bir sırdır. Bunu sadece dört kişi biliyor; General Kasım Süleymani, Suriye lideri Beşar Esad, Seyyid Hasan Nasrullah ve İzzeddin El Kassam Tugayları'nın lideri Muhammed Deif."

Atvan, yazısının sonunda şöyle diyor:

“General Süleymani'nin şehadeti hiç şüphesiz tüm İslam ümmeti ve direniş ekseni için büyük bir kayıp oldu; ama İslam ümmetimiz hala hayatta ve General Süleymani'nin yolunu devam ettirecek güçlü ve dahi kişiler yetiştirebilir.”