Şam'a Yapılan Saldırının Muhatabı Kimdi?


Şam'a Yapılan Saldırının Muhatabı Kimdi?

Suriye'ye yapılan bir saatlik saldırının asıl muhatabı kimdi? Direnişin özellikle de Suriye'nin bu saldırıya yanıtı nasıl olacak ve sonuç olarak Rus güçleri Suriye topraklarındayken bu saldırının amacı nedir?

Tesnim Haber Ajansı - Uluslararası tanınmış analist Sadullah Zarei İran basını için yazdığı yazıda Suriye topraklarına yapılan saldırıyı değerlendirerek şunları yazdı: Amerika, İngiltere ve Fransa tarafından geçen gün Suriye'de Şam ve Humus kentlerindeki 3 hedefe yapılan saldırı intikam almak amacıyla stratejik bir hedef doğrultusunda yapıldı. Bu konuda şunu söylemek mümkün; Batılı bu üç büyük askeri güç Suriye'de bazı noktaları bombalamaya karar verdiler ve amaçlarına ulaştılar.

Öte yandan birkaç ülke dışında, dünya bu ülkelerin ne saldırıya ilişkin açıklamalarını ve ne de yaptıkları saldırıyı başarılı olarak kabul etmedi. Yapılan bu saldırı en küçük bir başarıdan dahi yoksundu çünkü bu saldırı ile ne Suriye'deki herhangi bir nokta Beşar Esad'ın kontrolü dışına çıktı ve ne de Suriye hükumeti ciddi bir zarar gördü. Öyle ki saldırıyı gerçekleştiren bu üç ülke saldırı için büyük oranda ahlaki, maddi ve yasal bedel ödedi ve bölgedeki teçhizatlarının güvenliği tehlikeye girdi.

Bu konuda siyasi ve stratejik analistler bir kaç soru ortaya koymaktadırlar: Suriye'ye yapılan bir saatlik saldırının asıl muhatabı kimdi? Direnişin özellikle de Suriye'nin bu saldırıya yanıtı nasıl olacak ve sonuç olarak bu saldırının Rusya ve Suriye ittifakı sürerken ve Rus güçleri Suriye topraklarında iken nasıl bir açıklaması olabilir?

1- Eğer NATO'nun önemli üyeleri olan ve Güvenlik Konseyi'nde veto hakkına sahip olan Batılı bu 3 ülkenin Suriye'ye yönelik saldırısının hedefinin hükumet ve Beşşar Esad olduğu konusunda düşünecek olursak bu doğru gelmeyecektir çünkü üç büyük askeri gücün Suriye gibi bir ülkeye saldırmasının açıklaması yoktur ve bu mantık dışıdır. Eğer Batılıların bu saldırıyı Rusya'ya gözdağı vermek amacıyla yaptığını düşünecek olursak bu kez bazı konular böyle bir ihtimali geçersiz kılmaktadır. Rusya'nın Suriye'ye yönelik bilinçli füze saldırısına gereken yanıtı vermemiş olması, Rusların kendilerini bu saldırının muhatabı olarak görmediklerini gösterir çünkü Suriye'nin diğer destekçilerinin aksine Rusya bu saldırıyı engelleyebilme gücüne ve imkanına sahiptir.

Bu hedef doğrultusunda eğer Suriye'yi topraklarına yapılan saldırıya ilişkin değerlendirmenin dışında bırakacak olursak ve Rusya'nın pasif kalmasının bu saldırının bir tarafı olmadığının göstergesi olarak kabul edersek sıra İran'a gelmektedir. ABD Başkanı Donald Trump'ın yeni danışmanı John Botlon Suriye topraklarına yapılan saldırıdan birkaç dakika sonra twitter sayfasında şu paylaşımda bulundu: "Suriye bir gösteriştir asıl hedef İran'dır." Hepimiz biliyoruz ki Botlon, Trump'ın Suriye'ye saldırılması gerektiğine ikna olmasında büyük payı bulunmaktadır ve geçtiğimiz Cuma günü yapılan karar toplantısında etkin rol oynadı. İsrailli tanınmış bir analist twitter sayfasında yaptığı paylaşımda İsrail savaş uçaklarının 5 gün önce Tayfur askeri havaalanına yaptığı 10 askeri personelin şehadetine neden olan saldırıya işaret edip İran'ın saldırıya karşı misillemede bulunacağını belirterek şu ifadeleri kullandı: İsrailli yetkililer Suriye'ye yapılan saldırının bir gösterişten ve taktikten ibaret olduğuna ve caydırıcılığın olmadığına inanıyorlar.

İsrailli bir başka analist -Yusa Ancas- ise 3 ülkenin yaptığı saldırıdan birkaç saat sonra twitter sayfasında şu paylaşımda bulundu: Bu basit ve küçük saldırı Batılıların tehditlerinin ve verdikleri vaatlerin karşılığı değildi ve askeri bir etki yaratmadı.

Eğer Suriye'deki askeri, siyasi ve meydandaki duruma gerçek bir bakış açısıyla bakarak değerlendirecek olursak şunu onaylarız; şuan Suriye'de toprak bütünlüğünü ve halkı korumak amacıyla bulunan herkes İran'ın bilgisi ve daveti üzerine orada bulunmaktadır ve Rusya'nın, Lübnan Hizbullahı'nın ve diğer direniş güçlerinin Suriye'de bulunmasının kaynağı da yine İran'dır. Nitekim İran, Suriye'nin bekasının da en büyük sebebi olarak görülmektedir. Aslında bu saldırının amacı Botlon'un ve Siyonistlerin de açık bir şekilde ifade ettiği gibi İran'ı korkutarak Suriye'yi bırakmasını sağlamak ve Batıya Suriye, Lübnan, Filistin ve diğer ülkeler üzerinde hakimiyet kurma imkanı sağlamaktır. Siyonistlerin dün yaptıkları açıklamada; "İran Suriye topraklarını terk edene kadar Suriye'ye yönelik saldırıları sürdüreceğiz" dediler ancak gerçek şudur ki; dün Batılı üç ülke tarafından Suriye'ye yapılan saldırı İran'ı Suriye topraklarını terk etmeye mecbur bırakmak şöyle dursun aslında bir intikamdı öyle ki bu saldırı Siyonist Rejim tarafından geçtiğimiz Pazartesi günü Tayfur havaalanına yapılan saldırıdan daha basit bir saldırıydı.

2- Bizim ve Suriye'nin bu konuda beklentisi mevcut sürecin devamı yani Suriye topraklarının terör örgütlerinden tamamen temizlenmesi çalışmalarının devam etmesidir. Krizin bu şekilde çözülmesi Siyonist Rejim, Amerika, İngiltere, Fransa ve Arabistan için en kötü sonuç sayılmaktadır. Aynı zamanda İran ve Suriye Tayfur, Şam ve Humus'a yapılan saldırıya ilişkin soruşturma hakkını kullanmalıdır ve saldırının sorumluları gereken cezayı almalıdır.

Aslında İran, Suriye, Rusya ve ... hem insani, hem ahlaki bakımdan ve hem de uluslararası kanunlarda yer alan açıklamalar bakımından İngiltere, Fransa ve Amerika savaş gemilerinden topraklarına atılan füzelere karşı misilleme saldırı hakkına sahip olmalıdırlar. Bazı füzelerin Kızıldeniz'de bulunan savaş gemilerinden atıldığına ilişkin açıklamaların anlamı ise şudur;  karşı tarafta denizden misilleme yapabilir.

3- Rusya bu olayda Batının Suriye'ye saldırmasını engellemek için çok çalıştı ancak gerçek şudur ki Rusya Batıyı bu yasadışı saldırıdan vazgeçirecek yaptırım gücüne sahipti, Rusya'nın yapacağı uygulamalı tehdit Batının aldığı saldırı kararından şüphe duymasını sağlayabilirdi ve Rusya'nın Suriye'de bulunan S-300 ve S-400 füze sistemleri Suriye karşıtı her türlü saldırıyı önleyebilirdi. Bu konu aynı zamanda şu anlama geliyor; bir taraftan Rusya ile Suriye diğer taraftan Suriye ile İran arasında savunma anlaşması yapılmasının zamanı gelmiştir.

En Önemli Röportaj Haberler
En Çok Okunan Haberler