Türkiye Van'a Giden İranlı Turistlerden 1,5 Milyar Dolar Kazandı

İran-Türkiye Ekonomi ve Ticaret Odası Başkanı Celal İbrahimi, Tesnim Haber Ajansı’nın ekonomi muhabiriyle yaptığı görüşmede şunları söyledi: Ortak kültürel, sosyal ve ticari paydaya sahip, birbirine komşu iki Müslüman ülke olan Türkiye ve İran'ın uzun süredir birbirleriyle pek çok bağlantısı ve ortak çıkarları var. Siyasi coğrafya açısından İran ile Türkiye arasındaki sınır Ararat (Ağrı) Dağı'ndan başlayıp Türkiye’nin doğusunda Kürtlerin yaşadığı bölgeye; Irak Kürdistanı sınırlarına kadar uzanmaktadır.

İran -Türkiye Ekonomi ve Ticaret Odası Başkanı şöyle devam etti: Türkiye'nin Bazargan Esendere ve Sero sınır girişleriyle ortak sınırı var ve bu sınır kapılarından her gün 500 ila 700 arası mal taşıyan tırlar İran'a, Orta Asya'ya, Pakistan'a, Afganistan'a ve hatta İran'ın güneyine, Fars Körfezi kıyılarına, BAE’ye hareket ediyor.

İbrahimi şunları belirtti: Öte yandan kuzey kesimde Hoy üzerinden Türkiye'ye doğru Razi ve Kapıköy sınırı bulunmaktadır. Taahhütler, sözleşmeler ve sınır komisyonlarının verilerine göre Türk hükümeti Kapıköy girişinde bir gümrük sınır yerleşimi inşa etmiştir ancak İran, Razi bölgesinde inşaat ve konaklamanın geliştirilmesinin yanı sıra kendisiyle ilgili bölgedeki yolları da henüz genişletmedi.

İbrahimi şunları söyledi: Bu durum, Türkiye'nin Hazar Denizi'nde deniz taşımacılığı yoluyla Kars-Azerbaycan demiryolu projesine öncelik vermesine ve Hazar Denizi'nin diğer yakasına ve Orta Asya'ya demiryolu taşımacılığına devam etmesine neden oldu. Bu sayede sadece Türk transit yüklerini değil, Avrupa ülkelerinden gelen yükleri de Kazakistan, Tacikistan ve Çin sınırlarına yakın ülkelere aktarmaktadır.

Celal İbrahimi sözlerine şöyle devam etti: Türkiye, bu güzergahla İran'ın Sento yolu olarak bilinen kuzeydoğu yolunu daha az belirgin hale getirmeyi başardı. Türkiye Gümrüğü, transit güzergah seçiminde cazip hale getirmek amacıyla kara ve demiryolu transit alanında gelirlerini ve transit getirilerini büyük ölçüde azalttı.

İran-Türkiye Ekonomi ve Ticaret Odası Başkanı şöyle devam etti: Bu transit güzergahının İran üzerinden geçmesi transit gelirinin yanı sıra ülkede iş dünyasının ve turizmin de genişlemesini sağlayabilirdi. İran’ın Kuzeybatısındaki Maku bölgesindeki turistik mekanlara üstünkörü bir bakışla bunu görmek mümkün bölgede birçok dağ atraksiyonu, kaya tırmanışı ve doğa turizminin varlığından söz edilebilir.

Türkiyeli turistleri çekmek noktasında var olan ulaşım ve altyapısı sorunları

Celal İbrahimi: ‘Türkler kendi sınır bölgelerinde otoyolu neredeyse tamamlamış ve sınır trafiğini genişletmek ve hızlandırmak için sınır şehrini organize etmiş durumdalar. Her ne kadar hala bazı eksiklikler olsa da. Biz de sınırın bu tarafında hala sadece sahada değil, sınır altyapısı noktasında da henüz eksiklikleri tamamlamadık ve proje takviminin çok gerisindeyiz’ ifadelerini kullandı.

İbrahimi şunları söyledi: Turizm sektörünün hareketinin ve gelişiminin iki yönlü olmasını istiyorsak, yapılan anlaşmaların uygulanmasında ve zamanlamalarında eylem hızına dikkat etmeliyiz. Eylemin yavaşlaması ile birlikte, sözleşmeden kaynaklanan kayıpların da ortaya çıkması ve değer kaybetmesi verimsizlikten dolayı kayıpların olması kaçınılmaz olacaktır.

Türkiye’nin Van'a seyahat eden İranlı turistlerden geliri 1,5 milyar dolar

İran-Türkiye Ekonomi ve Ticaret Odası Başkanı şöyle devam etti: Dünya Turizm Örgütü'nün tahminlerine göre her turist bölgesel turist olarak yaklaşık 1500 dolar, uluslararası turist olarak ise 2000 dolar kazanç kaynağı oluyor. Geçen yıl İran'dan Van'a giden turist sayısının 1 milyonun üzerinde olduğunu bunun da İran'ın Van'a yaklaşık 1,5 milyar dolar kazanç sağladığı anlamına geldiğini belirtelim. Ayrıca mal alışverişinin gelişmesi, alım-satımdan elde edilen kar ve diğer illerden bu bölgeye kıyafet ve tekstil ürünleri taşınmasından da dolayı yeni gelir kapıları oluşmuş ve mal tedariği alanında yeni işler ve yüzlerce yeni alan yaratmış durumdadır.

*İran ile Türkiye arasındaki ticaret hükümetlerin elinde

İbrahimi konuşmasının bir başka bölümünde ise iki ülkenin ticaretin gelişme koşullarına değinerek şunları söyledi: Sayın Ahmedinejad'ın başkanlığı döneminde Sayın Erdoğan, İran'a gelerek iki ülke arasındaki ticaret seviyesini 30 milyar dolara çıkarabileceklerini beyan ettiklerinde, İranlı mevkidaşına yanıt olarak 100 milyar dolarlık ticaret teklifinde bulunmuştu

İbrahimi: ‘O dönemde iki ülke arasındaki ticari alışveriş, satın alınan külçe altın da dahil olmak üzere 15 milyar dolardı, bunun 4,5 milyar doları altın ve yaklaşık 2,7 milyar doları petrol ve gazdı, geri kalan alanlar ise özel sektördeydi ancak bu rakam şu anda 20 milyar dolara ulaşmadı’ ifadelerini kullandı

Petrol kondensatının İran ile Türkiye arasındaki ticaretin temel dayanağı olduğunu söyleyen İbrahimi: ‘Bu iş hükümetlerin elinde yani hükümetler arası demek ki bu bölgenin ve bu alandaki rakiplerin mevcut koşullarına bağlı olduğu anlamına gelmektedir.

* İran'ın Türkiye'ye ihraç ettiği ürünler

İran-Türkiye Ekonomi ve Ticaret Odası Başkanı şöyle devam etti: İkinci aşamada ise ihracatımızın büyük bir kısmı tarımsal ürünlerde olup, hatta tercihli ticaret çerçevesinde ihracat kalemlerimizin çoğunu şifalı bitkiler olmak üzere, safran, ağaç kabuğu, salanbur, rezene ve havyar gibi ürünler oluşturmaktadır.

Celal İbrahimi şöyle devam etti: Ayrıca inşaat malzemeleri alanında fayans ve cam, bazen de taş ihracatı yapılmakta olup, yaz sezonunda petrokimya ürünleri, siyah karbon ve üre (kimyasal gübreler) de bu ülkeye ihraç edilmektedir.

Türkiye ve Avrupa'ya ihracat imkanları

İbrahimi şunları söyledi: Mevcut kapasiteler göz önünde bulundurulduğunda; alüminyum külçe, kurşun, çinko, bakır katot ve bakır, alüminyum çubuk, alüminyum levha gibi bakır endüstrisinin yan ürünlerini büyük miktarlarda ihraç edebliriz. Finans, refinansman, faktoring açısından Türkiye pazarının koşullarını dikkate alırsak veya o bölgede doğrudan mal satışı için depolar oluşturursak, Türkiye'den Avrupalı ​​tüccarlara da satış yapabiliriz.

*Türkiye İran'a ihracatını yüzde 30 artırdı

O şunları belirtti: Türkiye, İran'a ihracatını 2023'te yüzde 30 oranında artırarak 1 milyar 200 milyon dolar civarında önemli bir rakama ulaştı.

İran-Türkiye Ekonomi ve Ticaret Odası Başkanı şöyle devam etti: 2023'te İran ile Türkiye'nin yaklaşık 5,5 milyar dolarlık ticaret hacmi var ki bu iki komşu ülkeye yakışmayan bir rakam ancak bu yıl Türkiye'ye ihracat artışı sağlayamadığımız gibi aynı zamanda ihracat açığıyla da karşı karşıya kaldık.