Emir Abdullahiyan: İsrail'in Limanlarını da Hedef Alabilirdik


New York'ta ABD merkezli NBC News kanalına röportaj veren İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Gerçek Vaat operasyonuna ilişkin, "Operasyon sınırlıydı. Hayfa ve Tel Aviv'i de vurabilirdik, İsrail rejiminin tüm ticaret limanlarını hedef alabilirdik." dedi.

Tesnim Haber  Ajansı- İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Filistin meselesine ilişkin yüksek düzeyli toplantısına katılmak üzere perşembe sabahı New York'a gitti.

New York ziyareti sırasında ABD merkezli NBC News kanalına röportaj veren Emir Abdullahiyan, gündemdeki konuları değerlendirdi. 

Bu özel röportajın tam metni şu şekilde:

NBC News: Sayın Dışişleri Bakanı, bizimle röportaj yapmayı kabul ettiğiniz için teşekkür ediyoruz. Bölgenin kritik durumda olduğunu biliyoruz, şu anda bu röportajı izleyen Amerikalı izleyiciler, İsrail ile İran arasında felaketle sonuçlanacak olası bir savaş konusunda oldukça endişeliler. Bu gece onlara mesajınız nedir?

Emir Abdullahiyan: Gazze'deki krizin başlangıcından itibaren İran İslam Cumhuriyeti'nin bölgede savaş ile gerilimin tırmanmasından yana olmadığını defalarca dile getirdik. 13 Nisan gecesi meydana gelen olayda meşru savunma kapsamında İsrail rejimine ait iki askeri üsse yönelik bir operasyon gerçekleştirdik ve  Şam'daki İran konsolosluk binasına düzenlenen saldırıya yanıt verdik. Başarılı operasyonumuzun hemen ardından ABD'ye gönderdiğimiz mesajla İsrail rejimine yönelik operasyonu sürdürme niyetimizin olmadığını duyurduk. ABD’den defalarca İsrail rejimine bölgedeki savaşı genişletmemesi tavsiyesinde bulunmasını istedik. Netanyahu kendisinin ve kabinesinin hayatta kalması için savaş yöntemini izliyor. Bölgesel gelişmelerin olumlu tarafında yer alan İran İslam Cumhuriyeti Gazze'deki savaşın durdurulması ve Akdeniz kıyılarından Kızıldeniz'e ve tüm bölgeye güvenlik ve barışın tesis edilmesi için çaba gösteriyor.

NBC News: Size çok önemli ama kısa bir soru sormak istiyorum, İran cevap verecek mi?

Emir Abdullahiyan: İsrail rejiminin "pervasız davranışı" durumunda Tahran’ın tepkisi farklı olacaktır. Önceki yanıtımız sınırlıydı. Yalnızca iki askeri üssü hedef aldık. Şam'daki İran büyükelçiliğine düzenlenen saldırıda kullanılan Novatim Hava Üssü ve işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki bir istihbarat ve gözetleme üssü. İsrail rejimi pervasız davranmazsa İran da rejime karşı yeni bir misilleme yapmayacak. Tabii dün Amerikan ve İsrail rejiminin bazı müttefiklerinde medyasında İsrail rejiminin İsfahan şehrinde bir hava üssünü hedef aldığı ileri sürüldü. Bu doğru değil; Yalnızca görüntü çekimi veya casusluk yapan drone hava savunma sistemimiz tarafından anında vuruldu. Bu dronların İsrail rejimi ile bir bağlantısının olup olmadığı daha kanıtlanmadı. Ancak İsrail rejimi çıkarlarımızı hedef almak isterse bir sonraki tepkimiz anında ve büyük çapta olacaktır.

NBC News: Kaynaklarımız İsrail'in dün gece misilleme yaptığını ve İran'ı vuranın İsrail olduğunu söyledi. İran Cumhurbaşkanı, İsrail'in en ufak bir misillemesinin bile çok daha güçlü bir karşılıkla karşılanacağını söylemişti. İsrail dün gece o kırmızı çizgiyi aştı mı?

Emir Abdullahiyan: İsrail rejiminin Şam'daki konsolosluğumuza yaptığı saldırıda, egemenliğimiz ve Suriye'nin ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğü ihlal edildi. Bu saldırıda Suriye'de ülkenin silahlı kuvvetleriyle birlikte teröre ve IŞİD'e karşı mücadele yürüten askeri danışmanlarımız şehit düştü. Olayın ardından İsrail rejiminin kırmızı çizgilere uymadığı için karşılık verileceğini açıkladık. Dünkü olayda, çok sınırlı bir alanda uçan iki veya üç drone anında imha edildi ve kimse bu konunun sorumluluğunu üstlenmedi.

NBC News: Peki patlama görüntülerine rağmen sizce dün geceki saldırı İsrail tarafından yapılmadı mı?

Emir Abdullahiyan: Medyada yer alan bu iddia, elimizdeki bilgilere göre doğru değildir. İsrail rejimi daha çok yeni gündem peşinde. Eğer İsrail rejimi ülkeme karşı bir eylemde bulunursa ve bu bizim açımızdan doğru çıkarsa tepkimiz anında, maksimum ve üzücü olacaktır.

NBC News: İran'ın İsrail'in dün geceki misilleme saldırısından haberi var mıydı?

Emir Abdullahiyan: Modern ve akıllı hava savunma sistemlere sahibiz. İsfahan semalarında 2-3 küçük nesne sistemler tarafından  tespit edilip vuruluyor. Silahlı kuvvetlerimizin hazırlık seviyesi çok yüksek.

NBC News: İran İsrail'e misilleme yapmadan önce diğer ülkelere bilgi verdi, herhangi bir ülke İsrail'in saldıracağını İran'a bildirdi mi?

Emir Abdullahiyan: Dün gece yaşananlar İran'a bir saldırı değil, çocukların kullandığı oyuncaklara benzeyen iki veya üç nesnenin uçuşuydu ve kimsenin bizi bilgilendirmesine değmezdi.

NBC News: Suriye'deki İran konsolosluğu binasına saldırı konusu kapandı mı, başka bir adım?

Emir Abdullahiyan: İran olarak meşru savunma hakkı kapsamında cevap vermeye karar verdiğimizde bunun sonuçlarına da hazırlık yaptık.Ama bilmelisiniz ki, İsrail rejimi son 6 ay içerisinde Gazze'deki durumu kötüye kullanarak Suriye'deki terörle mücadele için bulunan askeri danışmanlarımıza defalarca saldırdı ve onları şehit etti.

Biz itidalli davrandık çünkü bölgedeki savaşın kapsamını genişletmek istemedik. Netanyahu bizim davranışımızı  yanlış anlayıp kırmızı çizgiyi geçerek diplomat misyonumuza 6 füzeyle saldırdı. Önümüzde iki seçenek vardı: 1) İsrail'e derhal yanıt vermek, 2) diplomasiye şans vermek. Dikkatlerin Gazze meselesinden uzaklaşmaması ve savaşın yayılmasını önlemek için diplomasiye  şans vermeye karar verdik. Bu yaklaşım bizi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne başvurmaya yöneltti. BM Güvenlik Konseyi'nde diplomatik bir yere yapılan saldırıyı ve Viyana Sözleşmelerinin ihlalini kınayan bir açıklama yapılmasını bekliyorduk. Ne yazık ki Amerika, İngiltere ve Fransa böyle bir açıklamanın yayınlanmasına karşı çıktılar. Bu durumda tek bir seçenek kaldı: İran'ın meşru savunma kapsamında net bir tepki vermesi. İsrail'e karşı askeri operasyon yapmaya karar verdiğimizde öncelikle rejimi uyarmak ve cezalandırmak istedik. Operasyon sınırlıydı. Hayfa ve Tel Aviv'i vurabilirdik, İsrail rejiminin tüm ticaret limanlarını hedef alabilirdik, İsrail rejiminin idari ve ticari kurumlarını hedef alabilirdik. Ama kırmızı çizgimiz sivillerdi. Hedefimizde askeri üsler vardı, yani Şam'daki büyükelçiliğimize saldırmak için kullanılan iki askeri üs. Menfaatlerimiz ve ulusal güvenliği savunmaya hazır olduğumuzu ve bundan sonraki sonuçlarına da hazır olduğumuzu bu iradeyle göstermek istedik. İsrail rejimi hata yaparsa bir sonraki tepki çok sert, hızlı ve pişman edici olacaktır.

NBC News: İran artık İsrail'e füze atmayacak mı, misilleme yapmayacak mı?

Emir Abdullahiyan: Şam'daki konsolosluğumuza saldırmak için kullanılan iki askeri üssü füze ve İHA'larla hedef alındıktan sonra, ABD'nin çıkarlarını koruyan Tahran'daki İsviçre büyükelçisine mesaj gönderdik. Mesajımızda "İran hiçbir zaman savaşın kapsamını genişletmeye çalışmıyor, İsrail rejimine verdiğimiz cevabı sınırlı biçimde verdik." dedik. Dolayısıyla İran'ın çıkarlarına karşı yeni bir eylem yaşanmadığı sürece yeni bir tepki göstermeyeceğiz.

NBC News: İranlı bir komutan, "İsrail nükleer tesislere saldırırsa İran'ın nükleer politikası da değişebili." demişti. Dün gece İsfahan şehrinde bir saldırı gerçekleştiğini biliyoruz ve orada bulunan nükleer tesislerin uranyum zenginleştirme amacıyla da kullanıldığını biliyoruz. İsrail, İran'ın uyarısını görmezden mi geldi?

Emir Abdullahiyan: İsrail rejiminin dün gece bir saldırı düzenlediğini teyit etmiyoruz. Olay özenle araştırılıyor. Dün gece yaşananlar şöyle: Ülke içinden havalanan 2 veya 3 drone'un İsfahan semalarında vuruldu. Ancak nükleer programa gelince, İran İslam Cumhuriyeti'nin nükleer programı barışçıldır. Şu anda endişe verici olan, 6 aydır kırmızı çizgileri aşan, soykırım ve savaş suçlarından sorumlu olan İsrail rejiminin çok sayıda nükleer savaş başlığına sahip olmasıdır. Netanyahu kabinesinde yer alan  bazı bakanlar birçok kez Gazze'de kazanmak için atom bombasının kullanılmasını önerdi. Nükleer tehdit İsrail rejiminin aşırı hırsları ve savaş suçlarıyla ilgilidir.

NBC News: İran İsrail'le savaşa girdi, ülkeniz Suriye büyükelçiliğine düzenlenen saldırıda iki generali, beş Devrim Muhafızları üyesini kaybetti. Filistin'de onbinlerce Gazzeli öldürüldü. Sizce Hamas 7 Ekim'de çok mu ileri gitti?

Emir Abdullahiyan: Hamas'ın yaptığı operasyonda biz yer almadık. Ama bir gerçek var ki, bunun asıl nedeni 7 Ekim değil, Filistin topraklarının 75 yıllık işgalidir. İsrail rejimi uluslararası hukuka dayalı işgalci bir güçtür. İşgalin uzun sürmesi işgalci güce herhangi bir hak kazandırmaz.

Uluslararası hukuk, özgürlük gruplarının topraklarını savunmak ve ülkelerini işgalden kurtarmak için harekete geçebileceğini söylüyor. Hamas bir terör örgütü değildir, Hamas köklü bir halk hareketi ve işgale karşı bir kurtuluş hareketidir.

NBC News: Onlarca yıldır diplomat olduğunuzu biliyorum. Hamas'ın yaptığı eylemler ve bunun sonucunda bu tür olaylara yol açmasına değer miydi?

Emir Abdullahiyan:  Hamas, Filistin halkının çıkarları ve istekleri doğrultusunda kararlar alıyor. Hamas, BM kararları doğrultusunda hareket etti. Hamas'ın gayri meşru işgal rejimine karşı eylemini destekliyoruz. 7 Ekim'den bu yana İran İslam Cumhuriyeti olarak sivillerin ve özellikle kadın ve çocukların katledilmesine tepki gösterdik.

NBC News: Gazze'deki savaşın bitmesini ister miydiniz?

Emir Abdullahiyan: Son altı ayda bunun için çok fazla çaba sarfettik, aynı zamanda New York'a yaptığım son ziyarette de savaşı durdurmak için çok önemli ve uygulanabilir fikirler ortaya koyduk. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Gazze'deki savaşın derhal durdurulması için harekete geçmesinin zamanının geldiğine inanıyoruz. Gazze'de savaşın durması, Akdeniz kıyılarından Kızıldeniz'e barışın dönmesi anlamına geliyor. Bu kalıcı huzur ve güvenden hepimiz yararlanacağız.

NBC News: Sizce İran'ın Hamas üzerinde Birleşmiş Milletler'den daha fazla etkisi yok mu? İran bu savaşı bitirmek için daha fazlasını yapamaz mı?

Emir Abdullahiyan: Öncelikle Hamas çok mantıklı planlar masaya koydu. Netanyahu ve İsrail rejiminin aşırı hırsları, arabuluculuk yapan Katar ve Mısır'daki kardeşlerimizin aylardır takip ettiği planların başarısızlıkla sonuçlanmasına neden oldu. Açıkça söylüyorum: İsrail rejimi savaştaki hiçbir hedefine ulaşamadı. İsrail rejimi Hamas'ı yok edemedi, Hamas liderlerini yakalamadı, Gazze'deki Hamas'ı silahsızlandıramadı, Hamas direnişinin ve kurtuluş hareketinin savunma gücünü yok edemedi; Bunun için kadınları ve çocukları öldürmeye başladı. Sahada başarısız olan İsrail rejimi müzakere masasından başarı elde etmek istiyor. Bu arada Gazze'de ateşkes için Hamas'ın sunduğu planlara tanık olduk.

Bunu Hamas'la zaten görüştük. Yaklaşık üç hafta önce Hamas'ın siyasi lideri Sayın İsmail YG Heniyye Tahran'daydı. Üst düzey görüşmeler yapıldı. Onlar mahkum takası için hazır durumda. Bana göre şu an iyi bir fırsat ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, mahkumların değişimini de içeren bir anlaşma paketine varmak için aktif olarak harekete geçebilir.

NBC News: Hamas'ın tüm esir sivilleri serbest bırakmasını istiyor musunuz?

Emir Abdullahiyan: Bunun farklı konuları kapsayan ve takvimi belli olan bir anlaşma ile mümkün olacağını düşünüyorum. Hiç kuşkusuz, esir değişimi insani açıdan Hamas için önemli bir konudur.

NBC News: Biden yönetiminin, Filistin'in Birleşmiş Milletler üyeliğine karşı oy kullanmasına rağmen Filistin devletini tanıma yönündeki eylemlerinde samimi olduğuna inanıyor musunuz?

Emir Abdullahiyan: ABD'nin konuşma dili ve davranışlarının çelişkili olduğunu görüyoruz. Mesela Amerika bir taraftan ateşkes için çalıştığını dile getiriyor ama Netanyahu'yu ateşkesi kabul etmeye zorlamak için yetkisini iyi kullanmıyor.

NBC News: Size göre ABD, İran'ın yardımıyla Hamas ile İsrail arasında ateşkes sağlanmasına aracılık yapabilir mi?

Emir Abdullahiyan: Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'ne şunu söyledim: "Farklı taraflarla konuşabilirsiniz. Esir takası, Gazze'ye insani yardımların gönderilmesi, askerin bölgeden çekilmesi ve diğer hususları tüm boyutlarıyla dikkate alarak Gazze'deki savaşı durdurmaya yönelik bir  plan hazırlayın. Gazze'deki gelişmelerin kaynama noktasına yaklaştığı bu durumda pragmatik ve gerçekçi bir plan sunabilirsiniz."

Sayın Genel Sekretere, sunulan inisiyatifi Hamas'la görüşeceğimizi ve bu durumdan çıkmak için çalışacağımızı söyledim.

NBC News: Bildiğiniz gibi ABD seçimleri yaklaşıyor, İran kiminle müzakere etmeyi tercih ediyor? Biden mı Trump mı?

Emir Abdullahiyan: Amerikan halkı seçimini yapmalı. Bu, Amerikan toplumunu ilgililendirir. Dış politikamızda ilkelerimiz belli. Bizim için Demokratlarla Cumhuriyetçiler arasında hiçbir fark yok. Asıl fark Amerika'nın davranışında yatıyor. ABD hükümetinin davranışlarına göre karar veririz. Amerika'nın davranışı, İran halkına saygı, İran'ın ulusal egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı üzerine kuruluysa, Amerikan halkının seçimi ne olursa olsun saygı duyulacaktır.

NBC News: İran açısından Biden ile Trump arasında gerçekten bir fark yok mu?

Emir Abdullahiyan: Sayın Biden ile  Trump'ın dış politika uygulama yöntemlerinin farklı olduğu bir gerçektir. Biden'ın döneminde İran nükleer anlaşması konusu da dahil olmak üzere İran ile ABD arasındaki masada yer alan konularda ciddi bir ilerleme göremedik. Bu konuda çok iyi niyet gösterdik. Ancak Biden, Trump'ın azami baskı politikasını farklı bir şekilde sürdürdü. Dolayısıyla bizim tutumumuz ABD'de  hangi partinin iktidara geleceğine veya hangi kişinin başkan olacağına bağlı değil. Kararımız Beyaz Saray yönetimi ve makamlarının davranışlarına dayanıyor. İran ve İranlılara saygıyla yaklaşılırsa cevabımız karşılıklı saygılı kapsamında olacaktır.