Bakıri: DireniÅŸ Bölgede Ä°stikrar OluÅŸturucu Bir Hareket


Ä°ran DışiÅŸleri Bakanı Vekili Ali Bakıri "Siyonist Rejim, bu durum ve koÅŸullarda direniÅŸin gerçeÄŸini kabul etmekten baÅŸka bir çaresi yok, direniÅŸ söylemini kabul etmeli" dedi. 

Tesnim Haber Ajansı- Ä°ran DışiÅŸleri Bakanı Vekili Ali Bakıri, Ä°slam Ä°nkılabı Kurucu Lideri Ä°mam Humeyni (ra) vefat yıldönümü arifesinde düzenlenen Uluslararası "Dirençli Mazlum Gazze" oturumunda konuÅŸtu. 
 Ali Bakıri, "Hep birlikte Ä°slam aleminin en önemli ve mühim meselesi olan Filistin'i görüşmek için toplandık. Bugün dirençli mazlum Gazze konusu en önemli meselemiz.  Filistin her daim Ä°slam aleminde stratejik bir mesele olarak görülmüş.  Ancak bir dönemler tahakküm gayrı meÅŸru Siyonist Rejim'in varlığını suni bir kimlik kılığı altında ileriye sürmek ve Filistin adını yok etmek istiyorlardı" dedi. 

Ä°mam Humeyni'nin bu süreçteki rolüne deÄŸinen  Ali Bakıri "Bu siyasetleri etkisizleÅŸtiren ise Ä°slam aleminin üstün isminin bayrağı eline almasıydı. Tabii Ä°slami DireniÅŸ siyasi ve toplumsal bir hareket deÄŸil, direniÅŸ dünyadaki hürriyet yanlılarının inançlarından kaynaklanmıştır. Bu yüzdendir ki Filistin direniÅŸinin mesajının dünyanın farklı noktalarında kabul edildiÄŸine ÅŸahit oluyoruz.  Amerika topraklarında ve Amerikan sistemlerinde bile bu geçerli." dedi. 

Bakıri şunları da hatırlattı: "Filistin direnişinin "El-Aksa Tufanı" olarak adlandırdığı eylem, Filistin halkının tarihinde bir dönüm noktasıydı, gayrı meşru bir varlığın hayatında dönüm noktasıydı. El-Aksa Tufanı, İsrail rejimini iki seçenekle karşı karşıya bıraktı: ya teslim olacak ya da direnişle yüz yüze kalacaktı. Teslim olsaydı, sona erme zamanı gelip çatmıştı demek olurdu. Şimdi yüz yüze gelmeyi seçtiğinde, durumu her gün daha da kötüleşmektedir."

Ä°ran DışiÅŸleri Bakanı Vekili ÅŸunları da sözlerine ekledi: "Bugün birçok ülke iliÅŸkilerini rejimle kesti. Bugün rejim, BM'de kendi lehine sadece 10'dan az oy toplayabilmektedir. Bugün rejim, kendisi için destekleyici bir uluslararası çerçeve oluÅŸturamadı. Batılı ülkelerde binlerce insanın protestolarını da gördük. Dünyadaki en nefret edilen varlık bugün Siyonist rejimidir. Uluslararası insan hakları kuruluÅŸları da rejimi soykırım ile suçladı ve uluslararası mahkeme rejimin liderini tutuklama talimatı çıkardı."

Ä°ranlı yetkili ÅŸunları da belirtti: "Rejimin durumu her alanda her gün kötüye gitmektedir. Siyonist rejimin hayatta kalma aracı sadece katliam ve cinayettir. Bu soykırımlar, rejime karşı uluslararası bir direniÅŸ seferber etmiÅŸtir. Ä°ki seçeneÄŸi de seçerlerse rejim için bir yenilgidir. Bu durumu rejime empoze eden direniÅŸ hareketinin inisiyatifi ve ustalığıydı. Rejim, El-Aksa Tufanı sürecinde hiçbir zaman inisiyatifi elde edemedi." 

Bakıri ayrıca, az olan desteÄŸin rejim için hiçbir umut yaratamadığını da belirtti. El-Aksa Tufanı'ndan sonra gerçekleÅŸen ÅŸey, bölgesel direniÅŸ akımının birleÅŸmesiydi. Rejim, kendisini izole edilmiÅŸ durumdan çıkarmak istediÄŸinde, Ä°ran'ın diplomatik mekanına saldırdı.  Belki de yenilgilerin bir kısmını telafi etmek için saldırdı. Ancak Ä°ran'ın saldırganı cezalandırma inisiyatifi, Siyonist rejiminin caydırıcılığını kırdı. Herkes bu caydırıcılığın hiçbir dayanağı olmadığını gördü ve eÄŸer Siyonistler biraz anlayış güçleri olsaydı, bu stratejik hatayı zaten yapmazlardı. Gerçek Vaat caydırıcılığı herkese açıkça ortaya koydu."

"Bugün Gazze'deki direniÅŸ, birkaç ay öncesine göre daha güçlüdür. Bu güçlü bir mesajdır. Ä°ran, geçmiÅŸ on yıllarda stratejik politikalar çerçevesinde daima mazluma destek verdiÄŸi gibi, direniÅŸ hareketine de destek vermeye devam ediyor. Bugün, bölgesel direniÅŸe desteÄŸin sadece Ä°ran'a özgü olmadığını görüyoruz, çok akıllıca bir ÅŸekilde bölgesel direniÅŸ unsurları arasında bir artış var." vurgusunda da bulundu. 

Bakıri, direniÅŸin bölgedeki istikrarlı bir unsur olduÄŸunu belirterek ÅŸunları söyledi: "DireniÅŸ, Siyonistlerin gerginliÄŸi artırmalarını engellemekle görevli. DireniÅŸ bölgede bir gerçektir. Ä°ÅŸgalcilik karşıtı olumsuz bir mekanizma olmasının yanı sıra, aynı zamanda bölgesel ve coÄŸrafi birimleri yönetmek için bir yaklaşımdır. Bu, direniÅŸin olgunluÄŸunun ve Ä°ran liderininstratejik düşüncesinin bir iÅŸaretidir. DireniÅŸ bölgede istikrar unsuru olarak kalacak. Bugün hiç kimse direniÅŸin ortadan kaldırılmasını düşünemez."