Asya İşbirliği Forumu’nda Siyonist Saldırıların Hızla Durdurulması Vurgusu


İran Dışişleri Bakan Vekili, Asya İşbirliği Diyaloğu Forumu'nun Tahran’da düzenlenen 19. Dışişleri Bakanları toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Tesnim Haber Ajansı - İran Dışişleri Bakan Vekili Ali Bakıri ve Asya İşbirliği Diyalog Forumu Genel Sekreteri Burunçay Danvivatana, Asya İşbirliği Diyaloğu Forumu toplantısının ardından basın toplantısına katıldı ve bu toplantıda gündeme gelen konulara ilişkin açıklamalarda bulundular.

Bakıri açıklamalarının başında şunları söyledi: Biz dün ve bugün forumun dışişleri bakanları toplantısını icra etmekle meşguldük. Dün üst düzey uzmanların toplantısı vardı, bugün ise bakanlar düzeyindeydi. Bu İran'ın en önemli günleri olan başkanlık seçiminin eşiğinde olduğu bir zamanda gerçekleşti. 31 Asya ülkesi ve 9 uluslararası kuruluştan 40 üst düzey heyetin katıldığı bu toplantıya, ülke yetkilileri Tahran’daki toplantı fırsatını kullanarak Asya'daki işbirliği alanını inceledi.

Bugünkü toplantının sonucu, gelecek yılki toplantının vizyonunu özetledi

Bakıri şöyle devam etti: İlk gün, bugünkü toplantının belgeleri nihai hale getirildi ve bugün bakanlar tarafından onaylandı ve bugünkü toplantının sonucu Tahran Bildirisi başlığı altında meclisin gelecek yılki vizyonunu ortaya koydu. Ayrıca 2 önemli belge daha katılımcılar tarafından onaylandı. Biri sekretaryanın faaliyetlerini düzenleyen yönetmelik, diğeri ise meclis yönetmeliği.

Tahran bildirisinde ülkeler arasındaki ilişkilere dair bazı noktalara değinildi ve mevcut zorluklar anlatıldı. Tahran'ın açıklamasının en önemli başlığı, Meclis'e üye ülkelerin, içinde bulundukları çok zor koşullarda Gazze halkına dost olmaları ve onların dertlerini paylaşmaları meselesidir. İşgalcilerin ve saldırganların suçlarından tiksindiklerini ifade ederek Siyonistlerin barbar saldırılarına derhal son verilmesini talep ettiler. Üye ülkeler akaryakıt, gıda ve ilaç olmak üzere insani yardım göndermeyi talep etti.

Bu toplantıda Katar'ın üçüncü meclis başkanları toplantısının bu yılın sonbaharında yapılması yönündeki önerisi memnuniyetle karşılandı. Umuyorum ki önümüzdeki dönemde Sayın Genel Sekreter'in çabaları, eylemleri ve girişimleri, Asya İşbirliği Diyaloğu Forumu'nun Asya'daki konumunu kurumsallaştırabilecek ve Asya mekanizmasını etkili bir mekanizma olarak teşvik edebilecektir.

Farklı mekanizmalarımız var ama Asya İşbirliği Forumu diğer forumlar arasında en çok üyeye sahip olanlardan biri. Dolayısıyla Asya ülkelerinin büyük Asya kıtasındaki konumlarını ifade etmeleri için iyi bir fırsat var.

İran Forumun rolünün geliştirilmesini destekliyor

Ali Bakıri konuşmasına şöyle devam etti: İran, Meclis'in ülkeler arasında barışı ve dostluğu teşvik eden, etkileşim ve diyalog için bir platform olabilecek bir kurum olarak rolünün güçlendirilmesini desteklemektedir ve kesinlikle onun tüm kapasitelerinden yararlanacaktır.

Bakıri, İran'daki seçimlere de değinerek şunları söyledi: Yaklaşık bir ay önce başta sevgili kardeşim Emir Abdullahiyan olmak üzere cumhurbaşkanı ve arkadaşlarının şehadetini yaşadık. Sayın Reisi'nin hükümeti çok büyük ve olağanüstü önlemler aldı ve benzeri görülmemiş başarılara imza attı. Özellikle en öne çıkan başarılarından biri dış politika alanıydı. Bu dönemde başarılı dış politikanın özelliklerinden biri de ülkede dış politika alanlarında kendisinden ayrılan hiçbir akımın bulunmamasıydı. En önemli görüşlerinde biri ki en başından beri dile getirmişlerdi; komşuluk politikası meselesidir.

 

Komşularla iyi ilişkiler Sayın Reisi hükümetinin temel politikası olduğu bir gerçekti ve hala da öyle.

Komşuluk politikasının amacı, komşular arasında karşılıklı güvenin inşa edilmesi, işbirliği alanlarının mümkün olduğu kadar genişletilmesi, düşmanlığın önlenmesi, siyasi çözüm ve diyalogun tercih edilmesinin yanı sıra bölgedeki tüm ülkelerin iç güvenliği inşa etmek ve ekonomik sıkıntılarla başa çıkmak için çabalaması yönündeydi. Bu dönemde İran'ın işleri ileri taşımakla ilgilenmeyen bazı kuzey ülkeleriyle ilişkileri Reisi döneminin en başında büyüyen bir trend yaşadı. Tacikistan ve Türkmenistan ile ilişkiler yeni bir yöne girdi. Bunun en iyi nedeni üst düzey delegasyonların değişimidir.

Suudi Arabistan ile iş birliğini geliştirecek henüz istifade edilmemiş birçok alan var

Ayrıca güney bölgesinde İran ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin yeniden canlanmasının yadsınamaz yansımaları oldu. Buradan Suudi Arabistan'a iş birliğini geliştirme çabalarından dolayı teşekkür ediyor ve İran ile Suudi Arabistan arasındaki hem ikili hem de çoklu iş birliği alanının çok geniş olduğunu vurgulamak istiyorum. Ve bugün Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı ile yaptığım görüşmede bu noktayı vurguladım ve kendisi de işbirliğini geliştirmek için henüz istifade edilmemiş pek çok alanın bulunduğunu itiraf etti.

Bahreyn'le ilişkilerin canlandırılması konusunu inceleyeceğiz

İran Dışişleri Başkan Vekili şunları belirtti: Bu süre zarfında BAE ve Kuveyt ile ilişkilerimiz büyükelçi seviyesine yükseltildi ve dün gece son halka tamamlandı. İran ve Bahreyn, ilişkileri yeniden tesis etmek için gerekli düzenlemeleri araştırmak amacıyla diyalog sürecini başlatma konusunda mutabakata vardı. Aslında Ayetullah Reisi'nin vurguladığı komşuluk politikasının bu döngüsü bitmeden bu tamamlandı ve biz ve Bahreyn ile yeni bir alana girdik ve bu alanda ikili ilişkilerin canlandırılması alanını inceleyeceğiz.

Bölgedeki bazı ülkelerle yaşanan yanlış anlaşılmaların giderilmesi, komşularla güvenlik işbirliğinin artırılması ve Türkiye ile ilişkilerin güçlendirilmesi, Şehid Reisi'nin komşuluk politikasının meyveleri arasında yer aldı. Ayrıca İran'ın Azerbaycan Cumhuriyeti ile dostane ilişkileri de dikkate alınarak, iki şerefli şehidin son çabaları bu kuzey komşusuyla işbirliğine yönelikti.

Bir diğer öne çıkan konu ise bölgedeki güvenlik meselesiydi. Bu çerçevede Tahran'da dışişleri bakanları düzeyinde 3+3 formatı gerçekleştirildi. Kafkasya ülkeleri arasında güvenlik ve etkileşim konusunda somut sonuçlara varılmasını sağladı.

İran, Siyonist rejime karşı tüm uluslararası kapasiteyi kullandı

İran Dışişleri Bakan Vekili şunları kaydetti: Sayın Emirabdullahiyan’ın Filistin meselesine yönelik çabaları ve takibi, Cidde ve Riyad'da 2 toplantı yapılmasını sağladı. Ayetullah Reisi'nin girişimiyle Filistin halkını desteklemek için BRICS zirvesi düzenlendi ve bu, uluslararası bir ekonomik grubun uluslararası siyasi bir meseleye zaman ayırması için çok yeni bir adımdı. İran, Filistin halkına siyasi ve hukuki alanda destek verilmesi konusunda ülkelerin uzlaşmasında önemli ve güçlü bir rol oynadı. İran, uluslararası fikir birliğini ve Filistin ulusunun meşru direnişini desteklemek için tüm bölgesel ve uluslararası toplantılara aktif olarak katılmıştır. Sayın Emirabdullahiyan bir kez Genel Kurul toplantısına katılmış, bir kez de BM Güvenlik Konseyi toplantısına katılmıştır.

Aynı şekilde geçtiğimiz yıl da Tahran'da Filistin'e destek amaçlı bir konferansın düzenlendiğine tanık olduk. Siyonist rejimin saldırganlığına tepki olarak gerçekleştirilen Gerçek Vaad operasyonunun gurur verici bir şekilde gerçekleştirilmesinin ardından, İran, Siyonist rejimi kınamak için tüm uluslararası kapasiteyi kullandı ve biz de meşru müdafaa kapsamındaki tepkimizin temellerini açıklamak için tüm kapasiteyi kullandık.

İran büyükelçiliğine düzenlenen saldırı uluslararası alanda geniş çapta kınandı. Amerikalılar verilen Gerçek Vaad cevabına karşı herhangi bir uluslararası eylem oluşturamazken, saha ve diplomasinin uyumu kendini gösterdi.

İran ile Çin arasında çeşitli alanlardaki kapsamlı işbirliği operasyonel boyut kazandı

Ali Bakıri Çin ile ilişkilere dair şunları söyledi: Tıpkı sahada Devrim Muhafızları’nın da işgal altındaki topraklardaki hedefleri başarıyla hedef alması gibi bununla birlikte diplomatik unsurlarda bu operasyona dair başarılı açıklamalar yaptı. Bu nedenle Siyonist rejimin destekçileri İran'a karşı uluslararası destek sağlayamadı. Dolayısıyla sahada zafer kazandıran Gerçek Vaad operasyonunu, bu zaferi istikrara kavuşturacak bir diplomatik çaba izledi.

13. Hükümet yükselen güçlerle ilişkileri güçlendirmek için büyük çaba harcadı. Şanghay'a üyelik ve İran'ın BRICS üyeliğinin, yükselen güçlerin en önemli ekonomik-ticari örgütü olarak resmileşmesi, İran'ın küresel Güney söylemindeki rolünün güçlenmesine yol açtı. İran da tek taraflılığın dışında etkili bir pozisyon alabileceği mekanizmayı oluşturabildi. Bu arada Çin, Rusya ve Hindistan ile ilişkilerin geliştirilmesi büyük ilgi gördü ve değerli sonuçlara yol açtı. Hindistan ile ticaret hacmi 6 milyar dolara ulaştı ve İran ile Rusya arasındaki kapsamlı anlaşma geçtiğimiz hafta tamamlandı ve imzayı bekliyor. İran, Çin ve Rusya arasında üçlü bir tatbikat da gerçekleştirebildik. Pratikte, İran ile Çin arasında çeşitli alanlardaki kapsamlı işbirliğine ilişkin stratejik belge operasyonel bir boyut kazandı.

İran ile Çin arasındaki ticaret şu anda 30 milyar doların üzerine çıktı. Yapılan çalışmalarla Hindistan ile Çabahar limanının hazırlanmasına yönelik uzun vadeli bir sözleşme imzalamayı başardık ve İran'ın ekonomik rolü alanında yeni bir kapasite ortaya çıktı.

Reisi’nin hükümetindeki 1020 günlük dış faaliyet sırasında 40'tan fazla ortak ekonomik komisyon düzenlendi. Ekonomik diplomasiye de önem verildi. 2022 yılında İran'ın ihracat hacmi 153 milyar doları aşmıştı. Şehit Reisi’nin başkanlığı sırasında Avrasya Ekonomik Birliği ile kalıcı bir serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasının yanı sıra, ECO örgütünün dönem başkanlığının yapılmasına ve Asya Diyaloğu Forumu dışişleri bakanlarının mevcut toplantısı da dahil olmak üzere birçok toplantıya ev sahipliği yapılmasına da tanık olduk.

Sayın Reisi hükümetinin 1020 gün süren dış faaliyetleri sırasında 40'tan fazla ortak ekonomik komisyon toplanmış ve taraflarca 76 özel belge imzalanmış ve bu belgeler İran ile diğer ülkeler arasındaki işbirliğinin artırılmasının temeli olmuştur.

Ticaret açısından sınır pazarlarının güçlendirilmesi ve malların alışverişi için temel sağlanması, İran’daki 20 fuarın takibi ve koordinasyonu ve yabancı taraflarla bankacılık işbirliğinin kolaylaştırılması da Sayın Reisi hükümetinin 1020 gün süren sürekli çabası sırasında ekonomik diplomasinin diğer meyvelerinden biriydi.

Yaptırımların kaldırılmasına yönelik müzakereler ABD'nin açgözlülüğü yüzünden sonuçlanmadı

Yaptırımların kaldırılması ve etkisiz hale getirilmesinin İran'ın politikalarından biriydi. Hükümet de müzakerelerin başından itibaren ambargonun kaldırılmasına önem verdi. Bu müzakereler 2022 yılının ilk yarısında sonuçlandı. Ne yazık ki Amerika Birleşik Devletleri'nin aç gözlülüğü ve Amerika'daki iç problemlerin yanı sıra Avrupa ülkelerinin yanlış hesapları nedeniyle imzalanmadı. Burada Amerikalı müzakereci örneklerinden birinin hikâyesini anlatmak gerekiyor. Bu kişi bilgili ve deneyimliydi. Varılan anlaşmanın ABD'nin hedef ve politikalarıyla uyumlu olmadığına inanıyordu. Muhalefetin üstesinden gelmek için Biden hükümetinin bunu KOEP’e geri dönmeye yönelik bölgesel bir stratejiyle tamamlaması gerekiyordu. Amerika bu konuda başarısız oldu ve bunu bir stratejiyle tamamlayamadı. Bu, Amerika açısından anlaşmanın zayıflığı demektir.

İran halkı, Şehit Reisi’nin önderliğinde ve yönetimiyle anlaşmaya uygun bir çerçeve sunabildiler. Ancak Amerika'daki iç anlaşmazlıklar, kaotik koşullar ve Avrupalıların yanlış hesaplamaları imza atılmasına zemin oluşmasına engel oldu. Anlaşmanın muhalifleri, İran'a yönelik baskının daha güçlü bir anlaşmaya yol açabileceğine inanıyordu. Bu, Amerika'nın İran'ın Çin'e petrol satışını cezalandıramayacağını ve Amerika'nın İran petrolünü satma çabalarını azaltamayacağını kabul etmektir. Ayrıca şu da bir gerçek ki, her ne kadar bazı ülkeler alıcı listesinden çıkarılmış olsa da İran'ın hâlâ dünyanın farklı yerlerinde enerji piyasasının alıcıları var ve Amerikalılar, kendilerinin de kabul ettiği gibi,  İran'ı sınırlandırmak veya baskı altına almak konusunda oldukça beceriksizler.

Dış politikadaki temel konuların iç çatışma ve anlaşmazlıkların kaynağı haline gelmesine izin vermemeliyiz

İran Dışişleri Bakan Vekili Bakıri şöyle devam etti: İran'ın bilimsel ve teknolojik durumu 13. hükümet döneminde önemli ölçüde gelişti. Nükleer kapasiteye sahip olmak bir zorunluluk değildi tam aksine yetenekten gelişmiş ve barışçıl ilerleme yolunu izleyecektir. İran her zaman nükleer silah yapımını kınadı ve Ajansla tam işbirliği yaptı. Bu bağlamda İran'ın çabaları ciddi bir şekilde İran'ın taahhütlerinin dikkate alınması üzerineydi. Ama aynı zamanda tüm aşırılıklarına da karşı çıktık. Bazı tarafların açgözlülüğünün de ilişkilerimizi olumsuz etkilemesine izin vermiyoruz.  Dış politika ulusal çıkarların güvence altına alındığı alandır. Dış politika oyun değildir. İran halkı karar alıcıdır ve dış politika sırları da dahil olmak üzere tüm sırların mahremidir ve halkın bilgilendirilmesi hakkıdır. Dış politikanın temel konularının iç çatışma ve anlaşmazlık kaynağı haline gelmesine izin vermemeliyiz. Ülkemizin bekası için canımızı dişimize takarak çalışmak dahil elimizden geleni yapmalıyız ama dış politikamızı başkalarının sömürüsüne maruz bırakmayacağız.

İran her zaman Filistin'i desteklemek için tüm kapasiteyi kullandı

Bakıri, Filistin meselesine ilişkin şunları söyledi: Gazze meselesi ve bu bağlamda Siyonistlerin işlediği suçlar Asya İşbirliği Diyalog Forumu'na üye ülkelerin gündeminde yer aldı. Pek çok heyet başkanının konuşmasında, konuşmacıların konuşmalarında da önemli bir konu olarak yer aldı. İran'ın çabası her zaman Filistin'i desteklemek için tüm kapasiteyi kullanmak olmuştur. Bu bağlamda son dönemde, özellikle de geçtiğimiz günkü forumun sonuç bildirgesinde zengin içeriğe yer verildi. Bu çabalar sonuç verdi ve İran temsilcilerinin çabaları ve ülkelerin işbirlikleri bu sonuç metinde güçlü bir içerik oluşturmayı başardı. Toplantının oturum aralarında dışişleri bakanlarıyla yaptığımız görüşmelerde öncelikle Gazze halkının ilaca, akaryakıta ve gıdaya ulaşabilmesi için gerekli imkanların yaratılması ve yardım için her türlü kapasitenin sağlanması gerektiğini vurguladık. Aynı şekilde rejimin suçlarını durdurmak için gerekli kapasitelerin de değerlendirilmesi gerekmektedir. Toplantıda ortak görüş, cinayetlerin sona ermesi ve mazlum Gazze halkına yardım için tüm imkanların kullanılması gerektiği yönündeydi.

İran'ın komşuluk politikasındaki girişimi işe yaradı

İran'ın bölge ülkeleriyle ilişkilerinin geleceğine ilişkin ise şunları söyledi: İlişkilerin geleceği parlak ve aydınlıktır. Dr. Reisi'nin komşuluk politikasından sonra, diğerlerinin yanı sıra, ilişkilerin geliştirilmesi için uygun bir platform sağlamak için karşılıklı güvene dayanmamız gerektiği yönünde bir yaklaşım oluştu. Karşılıklı siyasi güvene ekonomik bağların iç içe geçmesi eşlik etmezse çabalar sonuç vermeyecektir. Tüm ülkelerin kararlılığı, bu olumlu atmosferin işbirliğini teşvik edecek itici bir faktör haline gelmesi yönünde. İran'ın komşuluk politikasındaki girişimi işe yaradı ve bölge ülkeleri işbirliğini sağlayabildiği sürece dış müdahaleye yer kalmayacaktır. Reisi hükümetinin komşuluk politikası, bölgedeki yabancı etkisinin kaldırılmasının başlangıç ​​noktasıdır ve bu da huzurlu ve güvenli bir ortamın oluşmasına yol açar.

İran’ın Bahreyn’de bloke olan parasının serbest bırakılmasına zemin hazırlamayı umuyoruz

İran ile Bahreyn arasında, İran'ın bloke edilen parasının serbest bırakılmasına yönelik anlaşmaya varıldığını söyledi. İran'ın önemli miktarda parası yıllardır Bahreyn bankalarından birinde bulunuyordu ve biz bu paraya erişimde sorun yaşıyorduk. Bahreyn Dışişleri Bakanı ile dün gece yaptığımız görüşmelerde konulardan biri buydu ve taraflar belirli bir mekanizma üzerinde anlaşmaya vardı, biz de İran'ın bloke edilen paranın serbest bırakılmasına zemin hazırlamayı umuyoruz.

İran ve Türkiye arasında Filistin meselesinde işbirliği

Bakıri, İran ve Türkiye'nin Filistin meselesine ilişkin iş birliğine dair şunları söyledi: Bölge ülkeleri arasındaki işbirliğinin bölgedeki gerginlik ve istikrarsızlığı önlemesi doğal bir sonuçtur. İran ve Türkiye çeşitli kapasitelere sahip ülkeler arasında yer alıyor. Dolayısıyla İran ile Türkiye arasındaki işbirliği alanı arttıkça iki ülkenin bölgesel arenadaki stratejilerinin etkinliği de artacaktır. İran ve Türkiye bu konuda büyük oranda görüş birliğine vardı ve Filistin halkına yardım etmeye kesinlikle devam edebilirler.

Asya İşbirliği Diyaloğu Forumu Genel Sekreteri: Bu İran için bir başarıydı

Asya İşbirliği Diyalog Forumu Genel Sekreteri Burunçay Danvivatana şunları söyledi: Bu İran ve forumun tüm ülkeleri için bir başarıydı ve forumun hala hayatta olduğunu gösterdi. Bu toplantıda ülkelerin etkileşimi arzusu dile getirildi ve kurultay prosedürleri memnuniyetle karşılandı.

Tahran bildirisi, gelecekte nasıl ilerlenebileceği konusunda meclise fırsatlar sunuyor. Tayland'ın yeni meclis başkanlığı iyi başlayabilir ve tüm ülkeler için etkili olabilir.

Foruma üye ülkelerin ekonomik işbirliğine ilişkin bir soruya cevaben Forum Genel Sekreteri şunları söyledi: Bakanların uygun tavsiyelerde bulunabilmesi için ticaret ve yatırım konusunda daha fazla çalışma konusunda anlaştık.