İrevani: Suriye'deki çatışmaların uzamasından Batılılar sorumludur


İrevani: Suriye'deki çatışmaların uzamasından Batılılar sorumludur

İran'ın Birleşmiş Milletler Temsilcisi, Suriye'deki duruma ilişkin Güvenlik Konseyi toplantısında Batılı ülkelerin kendi iradelerini Suriye halkına dayatmaya çalıştığını ve bunun da çatışmaların uzamasına neden olduğunu belirtti.

Tesnim Haber Ajansı - İran İslam Cumhuriyeti'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Emir Said İrevani, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin ‘Ortadoğu'daki durum: (Suriye)’ konulu toplantısında: ‘Batılı ülkeler, Suriye halkına kendi iradelerini dayatmaya çalıştıkları için Suriye'deki çatışmaların uzamasından sorumludurlar’ ifadelerini kullandı.

İrevani’nin söz konusu konuşmasının metni ise şöyle:

Suriye halkı insani kriz, saldırganlık, yabancı işgali ve terörizmden acı çekmeye devam ediyor. Bazı batılı ülkeler, yasadışı işgal, insanlık dışı yaptırımlar, mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin geri dönüşünü siyasallaştırarak ve Suriye'nin yeniden inşasına ilişkin uluslararası desteğin engelleyerek, kendi isteklerini Suriye halkına dayatmaya çalıştıkları için çatışmaların uzamasından sorumludurlar.

Bu tür çabalar yasa dışı ve gayri ahlakidir. Ayrıca yalnızca krizin uzamasına ve Suriye halkının acılarının artmasına neden olacaktır.

Uluslararası toplum, terörle, yabancı işgaliyle ve hukuk dışı yaptırımların neden olduğu ekonomik terörle mücadelede Suriye halkını yalnız bırakmamalıdır. Güvenlik Konseyi kararları olarak Suriye'nin egemenliğine, siyasi bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne herkes tarafından tam saygı gösterilmesi gerekmektedir.

Hiçbir ayrılıkçı program ve meşru olmayan özerklik girişimleri kabul edilemez. Ayrıca Suriye hükümeti tarafından Suriye'deki varlığı yasadışı kabul edilen tüm yabancı güçlerin Suriye'yi terk etmesi gerekiyor.

Bu bağlamda Amerikan kuvvetlerinin Suriye'den tamamen, derhal ve koşulsuz olarak çekilmesi, Suriye'nin barış ve istikrarı için gereklidir. Onlar terörle mücadele etmek yerine, el-Nusra Cephesi gibi BM tarafından terör örgütü olarak tanımlanan grupları desteklemeye devam ediyorlar. Ayrıca Suriye halkının petrolünü çalıp zenginliğini de yağmalıyorlar.

Suriye'de teröristlerle mücadele, tehditleri tamamen ortadan kalkana kadar sürdürülmeli, bu sivillerin canına azami özen gösterilerek yapılmalıdır. Teröristlerin çok sayıda sivili rehin almasına ve İdlib gibi bölgeleri kendileri için sığınak limanlara dönüştürmesine izin verilmemelidir.

İran İslam Cumhuriyeti, İsrail rejiminin Suriye egemenliğine yönelik sürekli saldırısını, sivilleri ve kritik öneme sahip altyapıyı hedef almasını şiddetle kınıyor. Suriye Golan Tepeleri'nin bu işgalci rejimin tarafından işgali hukuka aykırıdır.

İran İslam Cumhuriyeti, Suriye'deki duruma siyasi çözüm bulma kararlılığını sürdürüyor ve Birleşmiş Milletler'in kolaylaştırdığı, Suriyelilerin önderlik ettiği, sahiplendiği siyasi süreci desteklemeye devam edecek.

Siyasi süreci ilerletecek etkili bir mekanizma olarak Anayasa Komisyonu toplantılarının yeniden başlatılması gerekmektedir. Bu komite, herhangi bir dış müdahale veya baskı olmadan veya çalışmalarını tamamlamak için herhangi bir son tarih belirlemeden hareket etmelidir.

Birleşmiş Milletler ve Özel Temsilci Sayın Pedersen'in Suriye krizinin siyasi çözümüne yönelik çabalarını desteklemeye devam ediyoruz. İran bu yönde hiçbir çabadan kaçınmayacaktır.

Bu bağlamda, Özel Temsilci, ilgili tarafların çoğunun desteğini alan geçerli bir seçenek olarak Bağdat'taki anayasa müzakerelerinin dokuzuncu turuna yeniden başlama çabalarını destekliyoruz. Astana formatındaki ortaklarımızla birlikte Suriye çerçevesinde uzun vadeli ve sürdürülebilir normalleşmenin sağlanması için çalışmaya kararlıyız.

Siyasi sürecin yanı sıra, Suriye'nin yeniden inşasını ve mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin Suriye'deki asıl ikamet yerlerine güvenli bir şekilde geri dönüşünü kolaylaştırmaya yönelik uluslararası çabalar sürdürülmeli. Milyonlarca Suriyeli mültecinin çıkarları, bazı güçler tarafından siyasi kazanç uğruna rehin alınmamalıdır.

İnsan toplumu son derece zorlu mali durumla karşı karşıyadır. 2024 yılı insani müdahale programı 4,07 milyar dolar olmasına rağmen bunun yalnızca yüzde 13,4'ü finanse edildi.

Batılı ülkelerin, insani ve ekonomik açıdan vahim durumu görmezden gelerek, ne pahasına olursa olsun siyasi gündemlerini sürdürmeye devam etmeleri oldukça üzücü. BM kuruluşlarının ve insani yardım ortaklarının Suriye halkının acılarını hafifletmeye yönelik yorulmak bilmez çabalarını takdir ediyoruz.

Ancak yardımların Kuzey-Batı bölgesindeki terör örgütlerine yönlendirilmesinin önlenmesi, yardımların şeffaf ve ayrım gözetmeyen bir şekilde dağıtılmasının sağlanması büyük önem gerektiren temel hususlardır.

Daha önce de söylediğimiz gibi acil yardım gerekli ancak uzun vadeli sürdürülebilir bir çözüm değil. Mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin güvenli bir şekilde geri dönüşünü sağlayacak koşulları sağlayacak kritik altyapının yeniden inşasına odaklanılmalıdır.

En Önemli İran Haberler
En Çok Okunan Haberler