Seyyid Hasan Nasrallah: Savaştan zaferle ve gururla çıkacağız


İşgalin Han Yunus'taki yerinden edilen Filistinlilere karşı işlediği cinayetleri kınayan Hizbullah Genel Sekreteri şunları vurguladı: Kıyamet gününde herkese Filistin'den sorulacak ve sonunda Aksa Tufanından gururla ve galip olarak çıkacağız.

Tesnim Haber Ajansı - Dün gece Aşura merasiminde konuşmalarına devam eden Lübnan Hizbullah'ı Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, önceki gecelerde olduğu gibi Gazze'deki gelişmelere ve Siyonist düşmanla devam eden mücadeleye dikkat çekerek şunları vurguladı: Direniş yolunda kendini kanıtlayan, fedakarlık, dürüstlük ve samimiyet gösteren yaralılarımızla gurur duyuyor ve onları yaşayan şehitler olarak adlandırıyoruz. Onlar da Hz. Abbas (a.s) gibidir ve bu yolda devam etmektedirler.

Nasrallah: ‘Yaralı halkımız direniş yolunun gerçeğini gördü ve yaraları onları durdurmadı. Aksa Tufanı’nın kalbindeler ve Allah yolunda cihad için geri döndüler. Allah onlara inayet edinceye kadar da bunu yapmaya devam ettiler. Yaralılarımızın çoğu iyileşerek düşmana karşı savaşın ön saflarına geri döndüler’ ifadelerini kullandı.

‘Bu dönemde, liderler ve yetkililerin yanı sıra kamuoyunun da siyasi, sosyal ve kültürel farkındalığının sağlanması büyük önem taşıyor’ diyen Hasan Nasrallah: ‘Bu da basirete yol açar. Batı kültürü bir bencillik kültürüdür ve Batı kültüründe her şey bencillik uğruna feda edilir. Ama İslam kültüründe eksen insandır ve İslam kültürü ile bencil batı kültürü arasında büyük bir fark vardır’ ifadelerini kullandı.

Kıyamet günü Filistin'den hesaba çekileceğiz

Seyyid Hasan Nasrallah, Siyonist işgalin dün Han Yunus'un el-Mevasi bölgesinde savunmasız yerinden edilmiş Filistinlilere karşı gerçekleştirdiği vahşi katliama dikkat çekerek şöyle devam etti: Amerika ve İsrail'in düşman olduğunu her ne kadar söylesek de, Han Yunus'taki el-Mevasi’de yaşananlara benzer bir katliam her gün yaşansa, meydana gelse dahi ikna olmayan insanlar var. Bugün Filistin ve Gazze'de yaşananlar bunun en bariz örneklerinden biridir. Bu da bir iman meselesidir ve kıyamet gününde bundan hesaba çekileceğiz. Bu bağlamda benimsediğimiz tavır haktan yana ise, kıyamet günü başımız dik olacaktır; Aksi takdirde kıyamet gününde büyük bir hesap bizi beklemektedir.

Düşmanın bize saldırıp yakıp yok etmek istediği bir durumda; ‘Bizim hiçbir ilgimiz yoktur ve bizimle hiçbir alakası yoktur.’ demek tamamen yanlıştır ve cahilliktir. Mesele gayet açıktır ve Filistin milletine yapılan zulüm tamamen ortadadır, özellikle bu günlerde, Bundan daha fazla adaletsizlik ve zulüm var mı?’

Filistin milletini her şekilde desteklemek zorunlu bir görevdir

Hasan Nasrallah sözlerine şöyle devam etti: Siyonist düşman, Han Yunus'ta yer alan el-Mevasi’de Filistinlilere karşı büyük bir katliam gerçekleştiriyor ve ardından direnişin liderlerini hedef almak istediğiyle bu katliamı gerekçelendiriyor! Bu kabul edilebilir mi? Yeryüzünde Siyonist düşmanın bugün yaptığından daha fazla cinayet, baskı, adaletsizlik, zulüm ve suç var mı?’

Hizbullah Genel Sekreteri: Filistin için hiçbir şey yapamıyorsanız bile en azından tavır alın ve bu millete yönelik saldırıya hayır deyin. Grevlerle, gösterilerle, protestolarla vb. duruşunuzu gösterin. Kıyamet gününde size sorulacak olan budur’ diyerek Dünyadaki 2 milyar Müslümana seslendi.

 

O: ‘Filistin meselesine dikkat çekmek, manevi, kalben ve duygusal yakınlık duymak, dua etmek, siyasi olarak ve medyada Filistin halkına destek veren tavrı beyan etmek ve işgalcilerin suçlarını kınamak zorunlu bir sorumluluktur’ ifadelerini kullandı.

Direniş, Aksa Tufanı’ndan da zaferle ve gururla çıkacak

Hizbullah Genel Sekreteri, savunmasız Filistin halkına verdikleri destekten dolayı Yemen halkına şükranlarını sunarak: ‘Yemen halkının soğuk ve yakıcı güneş dinlemeden Gazze'ye destek amacıyla düzenlediği haftalık gösteriler manevi ve duygusal bir destektir. Temmuz 2006'daki savaşımızda bir ülkede bize destek amaçlı gösteri yapıldığını görünce savaşçılarımız ve halkımız cesaretlenirdi. Kuşkusuz herhangi bir gösteri, toplantı düzenlemek Filistin halkına destek anlamına gelecektir’ ifadelerini kullandı.

Nasrallah: ‘Filistin halkına verilen ileri düzey destek, ödeme yapılan maddi destektir ve Gazze halkına bu şekilde yardım etmek isteyen herkesin sorumluluğu bu noktada kendine aittir. Bugün hepimizin görevi Gazze halkının yanında olmaktır ve bu elbette bu lutfettiğimiz anlamına gelmiyor; aksine bu görevdir ve doğrusu bunu yapmazsak kıyamet günü sorguya çekileceğiz. Gazze halkına en üst düzeyde destek; düşmanı Filistin milletine yönelik saldırıyı durduruncaya kadar mücadele etmektir ve bu bizim boynumuzun borcudur’ dedi.

Hizbullah Genel Sekreteri, Gazze halkına entelektüel, kültürel, dini, şeri, içtihadi ve hukuki desteğe vurgu yaparak şunları söyledi: Biz halka karşı sorumluyuz ve yaptığımız her şeyde ulusal çıkarları göz önünde bulunduruyoruz. Bu şekilde şehitler verdik ve sorumluluğumuzu kabul ettik, Allah da bize bu toprakları özgürleştirmeyi hediye etti. Düşmanlarımızın yüreklerine korku saldı ve bize haysiyet, onur, destek ve zafer verdi.

‘İsrail'in mağlup olması, bölgedeki ulusların ve hükümetlerin geleceği için gerekli ve önemli bir koşuldur’ diyen Nasrallah konuşmasının sonunda şunları vurguladı: Üzerimize dayatılan bütün zorluklara rağmen, nice şehit ve yaralılar vererek 2006 Temmuz savaşından galip olarak ve gururla çıkan biz olduk. Allah'ın izniyle Aksa Tufanı operasyonundan da gurur ve zaferle çıkacağız.