Sana'a: Suudi Arabistan İle Anlaşmanın Uygulanması Riyad'ın Kararlılığına Bağlı


Yemenli bir yetkili, Yemen'i Gazze'yi destekleme konumundan vazgeçirmeye yönelik hiçbir baskının başarılı olamayacağına dikkat çekerek, Suudi Arabistan ile yakın zamanda varılan anlaşmanın uygulanmasının Riyad'ın bu anlaşmaya olan bağlılığına bağlı olduğunu vurguladı.

Tesnim Haber Ajansı - Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti ile Suudi Arabistan arasında, Suudi koalisyonunun Yemen'e karşı yürüttüğü savaş sonrasında kararsız kalan bazı insani ve ekonomik konuların çözümüne ilişkin anlaşmanın açıklanmasının ardından, Sana'a müzakere heyeti başkan yardımcısı "Celal Al-Rovayşan" konuşmasında, açıklanan anlaşmanın uygulanmasının Riyad'ın bu anlaşmaya olan bağlılığına bağlı olduğunu, bu anlaşmaya ilişkin görüşmelerin hâlâ medya konuşmalarıyla sınırlı olduğunu açıkladı.
Bu Yemenli yetkili Al-Mayadeen ile yaptığı görüşmede şunları söyledi: "Sana'a bu anlaşmanın tamamlanmasını olumlu bir nokta olarak görüyor ancak şu ana kadar söz konusu anlaşmanın duyurulması sadece medyadaki konuşmalarla sınırlı kaldı; Sana'a'daki havalimanının halen kapalı olması nedeniyle Yemen'e yönelik abluka devam ediyor ve Yemen bankalarına yönelik tedbirler de sürüyor."
Söz konusu anlaşma hayata geçene kadar olumlu noktalardan bahsetmenin mümkün olmadığını, artık topun Suudi Arabistan'da olduğunu sözlerine ekledi.
Celal Al Rovayşan, Siyonist düşmanla yüzleşme sürecini ve Yemen'in Filistin halkına verdiği desteği ve Gazze Şeridi'ndeki direnişi ele alarak, Yemen ulusunun, liderliğinin ve silahlı kuvvetlerinin Gazze Şeridi'ni destekleme konusundaki kararlı tutumuna bağlı kaldığını vurguladı.
Sana'a müzakere heyetinin başkan yardımcısı, "Yemen'i Filistin halkına destek pozisyonundan caydırmak amacıyla gerçekleştirilen tüm hareketler ve Siyonist düşmana yönelik operasyonlar başarısızlıkla sonuçlandı ve Riyad, Yemen'e yönelik hiçbir baskının bu ülke halkına hiçbir etkisinin olmadığını geç fark etti." ifadesini kullandı.
Gazze Şeridi'ne destekleyen konusunda dini, milli, ahlaki ve insani duruşumuzu hâlâ sürdürdüğümüze dikkat çekti.
Öte yandan Yemen Yüksek Siyasi Konseyi Başkanı Danışmanı "Muhammed Miftah" da Suudi Arabistan'la yapılan son anlaşmaya ilişkin şunları söyledi: "Yemen liderliğinin kendi pozisyonlarına olan kararlı bağlılığı ve kendi liderlerinin kararlarına tam olarak uyan Yemen halkının tutumu, Suudi Arabistan'ı, Yemen'e yönelik düşmanca eylemleriyle içine düştüğü durumdan çıkış yolu aramaya zorladı."
Ayrıca, "Suudi Arabistan'ın bu anlaşmayı uygulama ve doğrudan duyurulan adımları başlatma konusunda ciddi olmasını umuyoruz. Ayrıca Riyad'ın geçmiş deneyimlerden ders aldığını ve zamanın kendi lehine olmadığını bildiğini umuyoruz." diye sözlerine ekledi.
Yemenli yetkililerin bu sözleri, Yemen medyasının (Ulusal Kurtuluş Hükümeti) geçtiğimiz günlerde bu hükümet ile Suudi Arabistan arasında, iki ülke arasındaki bazı insani ve ekonomik sorunların çözümüne ilişkin, Riyad'ın Sana'ya karşı uyguladığı savaştan sonra uygulanmayan anlaşmayı duyurmasının ardından dile getirildi. 
Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti müzakere kurulu başkanı sözcüsü Muhammed Abdülselam da bu anlaşmanın dört hükmünü açıkladı. Bu anlaşmaya göre, bankalara yönelik son dönemde alınan tüm iki taraflı karar ve eylemler iptal edilecek, gelecekte benzer karar ve eylemler ise askıya alınacak.
Ayrıca Suudi Arabistan ve Yemen, Sana'a'yla Ürdün arasındaki uçuşların yeniden başlaması, uçuş sayısının haftada üç güne çıkarılması ve Kahire ve Hindistan'a günlük olarak veya ihtiyaç duyulduğunda uçuşların başlatılması konusunda da anlaştı.
Varılan anlaşma aynı zamanda Yemenli havayollarının karşılaştığı idari, teknik ve mali zorlukların gözden geçirilmesi ve çözülmesi için bir dizi toplantı yapılmasını da içeriyor. Al-Mesire kanalına göre, söz konusu anlaşmada hazırlanan yol haritasına göre tüm ekonomik ve insani konuların gözden geçirilmesi için toplantıların başlatılması da vurgulanıyor.

Yemen karşıtı koalisyonun başında 2014 yılından bu yana yer alan Suudi Arabistan, son olarak Yemen'de hedeflerine ulaşamayınca, Yemen'in askeri ve ekonomik merkezleri tarafından hedef alındıktan sonra 2022 baharında istifa eden hükümete ve onun paralı askerlerine ateşkes yapılması yönünde baskı yaptı ve bu ateşkes her iki ayda bir üç kez uzatıldı ve sonunda aynı yılın Ocak ayında kapsamlı bir ateşkesle sonuçlandı ve Suudi büyükelçisi bir heyetle birlikte Sana'a'ya girdi.
Bu ateşkese göre Sana'a havalimanının yeniden açılması, gemilerin Hudeyde limanına girişindeki bariyerlerin kaldırılması ve savaş nedeniyle yıllardır ödenmeyen devlet çalışanlarının maaşlarının ödenmesi gerekiyordu.  Bu anlaşmaya rağmen Suudi Arabistan yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçınmaya çalışmış, Ulusal Kurtuluş Hükümeti ve Ensarullah liderlerinin son dönemdeki uyarıları karşı tarafı bu ihlalleri durdurmaya zorlamıştı.