Netanyahu’yu Alkışlayanları Kınamak Ne Kadar Sahici?


ABD Kongresi'nde konuşan İşgalci Siyonist İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun ayakta alkışlanması Türkiye siyasetinde büyük tepki ile karşılandı.

Tensim Haber Ajansı- İşgalci Siyonist İsrail rejimi başbakanı Başkanı Binyamin Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde alkışlanması, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere Türk siyasetçiler tarafından sert tepkiyle karşı karşıya kaldı. Öncelikle Türk siyasetçiler tarafından gösterilen tepkilere bir göz atalım ve sonrası asıl sorumuzu soralım.
ERDOĞAN: BİR KATİLİN NASIL ALKIŞLANDIĞINI TÜM DÜNYA İZLEDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Başkanı Binyamin Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde alkışlanmasına tepki gösterip "ABD'nin Kongresi'nde soykırımcı bir katilin nasıl alkışlandığını tüm dünya izledi." dedi. 7 Ekim'den beri insanların sinema filmi izler gibi ölümleri uzaktan seyrettiğini dile getiren Erdoğan, "Elinde 150 bin insanın kanı olan bir kasabı kongresinde ağırlayan ve ayakta alkışlayan akıl ve vicdan tutulması ile karşı karşıyayız." diye konuştu.
NUMAN KURTULMUŞ: YAZIKLAR OLSUN SİZE…
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, Washington'da ABD Kongresi'nde konuşan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun ayakta alkışlanmasına tepki gösterdi. 
Kurtulmuş, sosyal medya paylaşımında şunları söyledi: 
"Uluslararası mahkemelerde yargılanan bir katliamcıyı, insan hakları, demokrasi, adalet namına insanlığın ne kadar kazanımı varsa tümünü ayaklar altına alarak “ayakta alkışlayan” topluluk, bu katliamın ortakları olarak insanlığın hafızasına kazınmıştır. Yazıklar olsun size…"
CEVDET YILMAZ: ENDİŞE VERİCİ
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Netanyahu'nun ABD Kongresinde konuşmasına ilişkin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
"Gazze'de soykırım yapmak suçundan Uluslararası Adalet Divanı önünde sanık bir yöneticinin ABD Kongresinde gördüğü utandırıcı teveccüh, insani değerler, uluslararası hukuk ve demokrasinin geleceği bakımından endişe vericidir. Lobiler ve hakim medya kanalları ile oluşturulan algılar karşısında, insanlığın sağduyusu ve hakikatin gücü en büyük dayanağımızdır. Dünyanın tüm erdemli kişileri ve yönetimleri ile birlikte insani hukukun, mazlum ve işgal altında olan Filistin halkının yanında olmaya, herkes için adaleti ve barışı savunmaya devam edeceğiz."
BAKAN YERLİKAYA: UTANÇ VERİCİ BİR TABLO
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde konuşmasına ilişkin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
"Tarih, zalimlerin zulmünü de çocuk katili zalimleri alkışlayanları da asla unutmayacak. Bugün yaşananlar insanlık adına utanç verici bir tablodur. Biz mazlumların, masumların, Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz."
CHP GENEL BAŞKANI ÖZEL: ELLERİ KIRILSIN 
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, "Filistinli bebeklerin kanı elinde olan Netanyahu’yu alkışlayanları kınıyorum, elleri kırılsın" dedi.
 Netanyahu'yu alkışlayan herkes soykırım suçunun ortağıdır. Çünkü azmettiricisidir. 
NETANYAHU TEZKERESİ TBMM'DE KABUL EDİLDİ
TBMM Genel Kurulu'nda İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun ABD Kongresi'ndeki konuşmasına ilişkin tezkere okunarak kabul edildi.
Tezkerede, "Eli kanlı bir savaş suçlusunun, demokrasi ve insan hakları savunuculuğunu kimseye bırakmayan bir ülkenin müşterek meclisinde alkış ve tezahüratlar eşliğinde konuşturulması sadece demokratik bir ayıp değil, aynı zamanda hukuka, her türlü insani ve ahlaki değere karşı talihsiz bir meydan okumadır" denildi.
Türk siyasetçiler tarafından gösterilen tepkiler Türkiye kamuoyunda geniş yer bulurken aynı zamanda 22 yıldır hükümette olan AKP’nin binlerce Müslümanı katleden İsrail eski Başbakanları Ariel Şaron, Ehud Olmert ve şimdiki Başbakan Binyamin Netanyahu gibi Siyonist siyasetçileri Türkiye’ye davet edip TBMM’de konuşturulmaları akıllara gelmekte. Şaron, Olmert ve Netanyahu katillerini TBMM’de alkışlatıp ABD’de alkışlayanları kınamak ne kadar sahici?
Ayrıca 9 ayı aşkın süren savaşta Türkiye’nin Siyonist rejimle olan siyasi ve ticari ilişkilerini neden sonlandırmadığı sorusunu sormak zorundayız. Yine Siyonist rejimin işlediği bu soykırıma karşı Türkiye gibi bir devletin sadece kınama mesajları yayınlamaktan öteye geçmeyecek mi sorusunu sorarak bu durumun nasıl adlandırılacağını kamuoyunun takdirine sunuyoruz.