Hizbullah'ın Tüm İsraillileri Etkileyen Silahı

Tesnim Haber Ajansı - Ma'ariv gazetesinin haberinde, uzmanların Hizbullah'ın İsrail'in tamamını etkileyebilecek silah teknolojisine sahip olduğuna inandıkları belirtildi.
Bu bağlamda Asgard Systems CEO'su, İbranice yayın yapan medyaya, Hizbullah'ın alışılmadık silahlar tehlikesi düzeyinde olabilecek bir askeri teknolojik ilerleme elde ettiğine dair endişelerin bulunduğunu söyledi.
Askeri teknoloji geliştirme alanında çalışan Asgard Systems'ın CEO'su Rotim Mittal, Hizbullah'ın gerçekten elektromanyetik bombalara sahip olduğuna dair raporların bulunduğuna da sözlerine ekledi.
Bu bombaların etkinliğine ilişkin şunları söyledi: "Yaşadığınız bir binaya yıldırım düştüğünü hayal edin, eğer bu darbe, içindeki toprak teline değil de binanın kendisine isabet ederse, yani binanın tamamını hedef alırsa, artık herkes bir şey göremeyecektir. Ne su ve elektrik sistemleri, ne elektrikli ev aletleri, ne kişisel bilgisayar cihazları, ne televizyonlar, hatta insan hayatını kurtarmak için üretilen tıbbi cihazlar bile elektrikler kesilmiş gibi arızalanıyor."
Ayrıca cihazlar sanki bağlantısı varmış gibi içeriden yanıyor.
Bu uzmanlara göre bu İsrail için potansiyel bir tehlike olabilir; Her şeyin elektronik çiplerle kontrol edildiği ve yönetildiği, İsrail'in tüm hayati yapılarının elektronik olarak kontrol edildiği 2024 yılında böyle bir silah kullanılırsa, İsrail'in sağlıktan savunma ve askeriyeye kadar çeşitli altyapılarının tümü etkilenecek.
Öte yandan Ha'aretz, bir haberinde İsrail ordusunun hâlâ Lübnan Hizbullah'ıyla topyekun bir savaşa girmekten korktuğunu bildirdi.
İbranice yayın yapan bu medyaya göre, İsrail'in Lübnan'ın güneyine yönelik topçu ve hava saldırıları bu bölgelerde kayıplara yol açtığı gibi, Hizbullah'ın füze ve drone saldırıları kuzeyde (İşgal Altındaki Filistin) yer alan Siyonist yerleşim birimlerine de büyük zarar verdi.
İbrani medyasının kıdemli analisti Amos Harel şunları vurguladı: "Lübnan sınırına yakın yerleşim yerlerinin kabineden orduya kadar İsraillilerden boşaltılması önünde parmak hesabıyla hüsrana uğradı; Ancak İsrail'in saldırıları ve Güney Lübnan'daki bölgeleri yok etmeye yönelik eylemleri hiçbir zaman İsrail için stratejik bir başarı düzeyine ulaşamayacak ve bu asla yerleşimcilerin evlerine dönememelerinin yerini tutamaz."
Bu analist, "Yerleşimcilerin yerleşim yerlerine dönüşünü stratejik olarak başarmanın yalnızca iki yolu var; bunlardan biri savaş, diğeri ise barış; Tel Aviv'in şu anda gerçekleştirmekten kaçındığı iki yol." diye vurguladı.
Bu rapora göre İsrail kabinesi ve İsrail ordu karargâhı kuzeydeki savaşa girmek istemiyor, bunun açık bir nedeni var; Çünkü durumun ciddiyetini gösteren, Lübnan'da saldırı başlatılmasını talep eden kamuoyu ve aşırı açıklamalara rağmen, koşullar, yerleşimcilerin kendilerine başka alanlarda gelecek bulmak amacıyla kitlesel göçüne tanık olmamıza neden oldu.
Bu analiste göre, bugün İsrail'in ne El-Rizvan'ın güçlerini (barış şeklinde) sınırlardan uzak tutma yeteneği var, ne de kendisini Hizbullah'la topyekün bir savaşa girme olanağına sahip olduğunu düşünüyor. ikinci seçenek İsrail'e kazanımlarından çok daha fazla kayıp yaşatacaktır.