Hamas Lideri Sinvar'ın Mesajlarının Analizi: Filistin Direnişi Hala Ayakta


Hamas'ın yeni lideri Yahya Sinvar’ın Cezayir Cumhurbaşkanı ve direniş liderlerine gönderdiği mesajlar, Siyonist İsrail’in Hamas’ı devre dışı bırakma çabalarının başarısız olduğunu, direnişin bölgesel destekçilerle güçlendiğini ve Hamas’ın mücadelesinde kararlılıkla ilerlediğini ortaya koyuyor.

Tesnim  Haber  Ajansı- Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas’ın Gazze’deki lideri Yahya Sinvar, şehit İsmail Heniyye'nin ardından 7 Ağustos'ta Hamas’ın yeni Siyasi Büro Başkanı seçildi. Hamas'ın yeni lideri birkaç gün öncesine kadar herhangi bir açıklama yapmamıştı.

Hamas'a yakın kaynaklar, Sinvar’ın göreve gelmesiyle birlikte Hamas’ın iç yapısını yeniden düzenlediğini, bazı görevlere yeni isimler atadığını, bazılarını yerlerinde tuttuğunu belirtti.

Hamas’ın yeni Siyasi Büro Başkanı, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun'a, Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah'a ve Yemen'deki Ensarullah Hareketi'nin lideri Abdülmelik el-Husi'ye art arda üç mesaj gönderdi. Bunlar Yahya Sinvar'ın görevine resmen başladığını gösteriyor.

Sinvar'ın Hamas'ın Diplomatik İlişkilerini Geliştirme Yaklaşımı

Belki de Yahya Sinvar, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun, Seyyid Hasan Nasrallah ve Abdülmelik el-Husi'ye gönderdiği ayrı ayrı mektuplarla, işgalci rejimin ana hedefi olan Hamas Hareketi'ni yok etme ve tüm liderlerini ortadan kaldırma amacına ulaşamadığını kanıtlamak istemiştir.

Yahya Sinvar'ın, yeniden Cezayir Cumhurbaşkanı seçilen Abdülmecid Tebbun'a tebrik mesajı göndermesi, Sinvar'ın Filistin direnişinin farklı ülkelerle, özellikle Filistin'i farklı düzeylerde destekleyen ülkelerle diplomatik ilişkilerini geliştirme yaklaşımına bağlı kaldığını gösteriyor.

Cezayir, Hamas'la ilişkileri iyi olan ülkelerden biri ve bu ülkede faaliyet gösteren Hamas ofisi var. Filistin davasının büyük destekçilerinden biri olan Cezayir, Filistinli grupları uzlaştırmak için birçok çaba sarf etmiştir.

Cezayir aynı zamanda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin geçici üyesidir ve Siyonist rejimin Gazze'deki saldırganlığının kınanmasında ve BM Güvenlik Konseyi toplantılarında Filistin'i savunmada önemli bir rol oynamaktadır.

Yahya Sinvar, Abdülmecid Tebbun'a gönderdiği mesajda, Filistin ulusunun yanında yer alan ve uluslararası platformlarda Filistinlilerin haklarını savunan Cezayir'in rolünü övdü ve bu desteğin devam edeceğini ve geliştirileceğini umduğunu ifade etti. Ayrıca, Cezayir devrimi ile Filistin direnişi arasındaki benzerliklere dikkat çekti.

İşgalcilere Karşı Direniş'in 'Sahaların Birliği' Atağı

Tebbun’a gönderilen mesajdan iki gün sonra, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’a da bir mesaj iletildi. Bu mesaj, özellikle Ekim ayında başlayan çatışmalar bağlamında direniş cephesinin birliğini ve Hizbullah ile Hamas arasındaki ilişkinin derinliğini vurguladı. Hamas ve Hizbullah’ın İsrail’e karşı iş birliği içinde oldukları ve bu cephenin direnişe verdiği desteğin savaşın seyrini etkilediği ifade ediliyor.

Yahya Sinvar bu mesajında Hizbullah'ın Aksa Tufanı Savaşı'na katılmasını ve savaşın ilk gününden itibaren Gazze halkını ve direnişini destekleme kararını takdir etti. Analistler, Sinvar'ın Hizbullah lideri Nasrallah'a gönderdiği mesajla, işgal rejimine karşı direniş gruplarının benimsediği 'Sahaların Birliği' tutumuna vurguladığına inanıyor.

Direniş Siyonistlerle Uzun Bir Savaşa Hazır

Sinvar'ın Hizbullah lideri Nasrallah'a gönderdiği mesajın ardından Yemen Silahlı Kuvvetleri'nin Tel Aviv'in kalbine düzenlediği sürpriz füze saldırısına tanık olduk. Bu saldırı Siyonistleri ve destekçilerini şok ederken, direnişi destekleyenler arasında büyük sevinç yarattı.

Sinvar’ın, Nasrallah’a gönderdiği mesajdan üç gün sonra Ensarullah Hareketi lideri Abdülmelik el-Husi’ye de bir mesaj gönderdiği bildirildi. Bu mesaj, Hamas’ın İsrail’e karşı yürüttüğü direnişteki gücünü ve savaşın seyrine dair stratejik vizyonunu ortaya koyuyor. Sinvar, Filistin direnişinin düşmanı askeri ve psikolojik olarak yıprattığını ve uzun soluklu bir savaş için hazırlıklarını sürdürdüğünü belirtti.

Filistin direnişinin iyi durumda olduğu belirten Sinvar, psikolojik savaş yürüten düşmanın direniş hakkındaki iddialarının yalan olduğunu kaydetti.

Analistlere göre, Hamas’ın yeni Siyasi Büro Başkanı'nın Ensarullah liderine gönderdiği mesaj, Aksa Tufanı operasyonunun mimarı olan Yahya Sinvar’ın bu operasyondan sonra olacak her şeyi tam olarak öngördüğünü ve direnişi uzun bir savaşa hazırladığını gösteriyor. Sinvar da mesajında direnişin Siyonist düşmanın askeri iradesini kırdığı gibi siyasi iradesini de kıracak uzun soluklu bir savaş için hazırlıklarını sürdürdüğünü vurguluyor.

Yahya Sinvar'ın Ensarullah liderine yazdığı mektubunda bahsettiği konu, daha önce yurtdışındaki Hamas liderliğine gönderdiği mesajda da yer almıştı. Sinvar, "Kassam Tugayları, Siyonist işgalci güçlere karşı benzeri görülmemiş bir mücadele başlattı ve uzun soluklu bir savaşa hazırız, düşmanın şartlarına boyun eğmeyiz." demişti.

Dolayısıyla Filistin direnişini son bir yıldır Siyonist düşmana karşı verdiği mücadelenin direnişi hiçbir zaman zayıflatmadığı ve savaşı güçlü bir şekilde sürdürebildiği söylenebilir.

Yahya Sinvar'ın Cezayir Cumhurbaşkanı ve direniş liderlerine gönderdiği mesajlar da onun tüm gelişmelerden haberdar olduğunu ve aynı zamanda Filistin direniş komutanlığında Siyonist düşmana karşı mücadeleye liderlik ettiğini gösteriyor. 

Bu mesajların içeriği İsrail'in son bir yılda hiçbir şey yapamadığını, savaşta hiçbir kazanım elde edemediğini gösteriyor. Bu rejim aynı zamanda direniş cephelerini birbirinden ayırmayı başaramadı; Yahya Sinvar'ın Ensarullah liderine vurguladığı gibi: Yemen’in benzersiz operasyonu, düşmana, Gazze yanlısı cephelerin operasyonlarını engelleme planlarının başarısız olduğunu ve direniş gruplarının eskisinden daha etkin güce sahip olduğunu gösterdi.

Sinvar bu mesajlarla, Gazze savaşında hiçbir şey başaramayan işgalci rejimin Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya da meydan okumuş oldu. Bunun kanıtı ise direnişin Gazze'de ateşkes ve esir değişimi görüşmelerindeki kararlılığıdır; Filistin direnişinin müzakere ekibi, müzakerelerin hiçbir aşamasında Siyonist düşmanın ve ABD'nin aşırı taleplerine boyun eğmedi.