2 İran Uydusu Fırlatılmak Üzere Rusya'ya Gönderildi


İran'ın Kevser ve Hüdhüd uyduları, dünya yörüngesine fırlatılmak üzere Rusya'ya gönderildi. Bu uyduların fırlatılması, İran'ın uzay endüstrisi tarihinde bir dönüm noktası çünkü İran'ın uzay alanında çalışan özel şirketlerinin ilk ciddi hamlesi olarak kabul edilmekte.

Tesnim Haber Ajansı – İran’ın Uzay alanında çalışan özel sektörü tarafından üretilen Kevser ve Hüdhüd adlı 2 uydusu, 13 Ekim Cuma günü Rusya'ya gönderildi.

Hassas algılama ve haritalama görevine sahip Kevser uydusu ve akıllı cihazlar için iletişim sağlayan Hüdhüd telekomünikasyon uydusu fırlatılmaya hazır. Yapımına 2019 yılında başlanan "Kevser" algılama uydusu ve Kevser’de kullanılan ileri teknolojilerin geliştirilmesi sonucu ortaya çıkan "Hüdhüd" uydusu, kısa bir sürede ve yalnızca bir yıl içinde tasarlanıp inşa edildi. Önemli olan nokta, bu iki büyük başarının, özel sektördeki bir İran teknoloji şirketinde yaş ortalaması 25 olan bir grup İranlı genç tarafından elde edilmiş olmasıdır. Nihayet bu ayın 11 Ekim Cuma günü "Kevser" ve "Hüdhüd" uyduları son kez İran topraklarına dokunarak yörüngeye fırlatılmak üzere Rusya'ya gönderildi..

Kevser uydusu tarım, doğal kaynaklar, çevre ve kriz yönetimi gibi çeşitli uygulamalar için tasarlanmış yüksek çözünürlüklü bir algılama ve görüntüleme uydusudur. Bu uydunun sağladığı yüksek kaliteli görüntüler, çevresel değişikliklerin doğru bir şekilde izlenmesine, doğal afetlerden etkilenen alanların belirlenmesine ve sürdürülebilir kalkınmanın daha iyi planlanmasına olanak sağlıyor. Bu uydunun temel özellikleri arasında yüksek görüntü çözünürlüğü, çeşitli uygulamalar ve iç yapısı sayılabilir.

Hüshüd uydu ise uydu iletişim ağları ve akıllı cihazların birbiriyle iletişimini (loT) sağlamak için tasarlanmış iletişim uygulamalarına sahip küçük bir uydudur. Bu uydu, karasal iletişim ağlarına erişimin sınırlı olduğu, uzak ve erişilemeyen alanlarda iletişim hizmeti verebilmektedir. Bu uydunun en önemli özellikleri arasında küçük boyutları, iletişim uygulamaları ve uzak bölgelere uygunluğu yer alıyor.

Kevser ve Hüdhüd uydularının fırlatılmasının önemi

Bu iki uydunun fırlatılması, İran'ın uzay endüstrisindeki önemli ilerlemeyi gösteriyor ve ülke için önemli sonuçlar doğuruyor. Bu sonuçlar arasında uzay teknolojisinde kendine yeterlilik, uzay uygulamalarının gelişmesi, istihdam yaratılması ve teknolojinin gelişmesi ve uluslararası statünün yükselmesi sayılabilir.

Bu uydular fırlatılmak üzere Rusya'ya gönderilmeden önce İran Uzay Örgütü Başkanı Dr. Hasan Salariye, uyduların inşası ve hazırlanmasının son aşamalarına yakından tanık oldu. Bu uyduları uzaya göndermeden önce Hazreti İmam Ali bin Musa Rıza Türbesinin çalışanları da ellerinde İmam Rıza’nın türbesinin kubbesinin mübarek bayrağıyla bu ilim kafilesinde yer almışlardı.

Bu iki uydunun 2023 yılında uzaya fırlatılması gerekiyordu ancak bazı nedenlerden dolayı bu fırlatma gerçekleştirilemedi. İran’ın bilgi tabanlı Ar-Ge ve inovasyon şirketi, Ümid Uzay teknolojileri şirketi müdürü Dr. Hüseyin Şehrabi Ferahani, 2023 yılının Ekim ayında Tesnim’e yaptığı açıklamalarda Kevser ve Hüdhüd uydularının fırlatılmasındaki gecikmeyi belirtmişti.İran'ın Kevser ve Hüdhüd uyduları, dünya yörüngesine fırlatılmak üzere Rusya'ya gönderildi. Bu uyduların fırlatılması, İran'ın uzay endüstrisi tarihinde bir dönüm noktası çünkü İran'ın uzay alanında çalışan özel şirketlerinin ilk ciddi hamlesi olarak kabul edilmekte.

Şehrabi, bu şirketin ürettiği İran uyduları Kevser ve Hüdhüd’ün fırlatılmasındaki gecikmeyle ilgili şunları söyledi: Soyuz fırlatıcısının ana kargosu değişti ve tüm alt kargo uydularının fırlatılmasının da buna göre ertelenmesi gerekiyordu.

Şehrabi, Tesnim’e verdiği bir başka röportajında ​​bu 2 uydunun yapım tarihine değinerek şunları söyledi: Ümid Uzay Company'nin kuruluşunun başlangıcında amacımız, telekomünikasyon sistemlerini geliştirmek amacıyla yatırımcıları çekmekti. Bunun için bir iş planı tasarladık ve çeşitli yatırımcılarla nispeten uzun görüşmeler yaptık. Ne yazık ki ilk yıllarda yatırımcıları faaliyet alanımızın ekonomik olduğuna ikna edemedik! Telekomünikasyon sistemine geçebilmek için ilk yıllarda yatırımcılarla Ar-Ge çalışması yapmak zorundaydık. Ancak stratejiyi değiştirdikten sonra ürünlerimize hızlı bir şekilde müşteri bulmak için Ar-Ge'yi %80 örtüşmeyle hareket etmeye karar verdik.

Şehrabi şunları söyledi: Bu nedenle stratejimizi telekomünikasyon uydularından uzaktan algılama uydularına değiştirdik. Çünkü teknoloji açısından birbirleriyle %80 ortak paya sahipler. Farkı ise telekomünikasyon uydularında sistemin kurulması gerekiyor ve çok fazla sermaye gerektiriyor ama uzaktan algılama uydularında tek uydu ile müşteri çekmek de mümkün!

O şöyle devam etti: Başlangıçta üç bilgi tabanlı inovasyon şirketiyle sivil ortaklık veya konsorsiyum imzaladık ve pratikte ilk çekirdek, uydu yapımına yönelik yürütme gücü açısından oluşturuldu ve bu bilgi tabanlı şirketlerin insan kaynağı ve finansman açısından mümkün olduğunca bu alana katılmalarına karar verildi.

Ümid Uzay teknolojileri şirketi müdürü şunları söyledi: Ümid Uzay Company’nin de ilgisini çeken bir müşteriyi çekmemiz şartıyla bu noktada bilim asistanı bize çok yardımcı oldu. İlk algılama uydumuzun geliştirilmesi için bilgiye dayalı inovasyon şirketleriyle ortaklık kurduk ve finansmanın üçte biri özel bir ortaklık, üçte biri başkan yardımcısı ve üçte biri başka bir şirket tarafından sağlandı.

Şehrabi şöyle devam etti: Hassas algılama ve haritalama misyonu taşıyan Kevser uydusunun inşasına 2019 yılında bu usul üzere başlandı.

Şehrabi, teknik özellikleri açısından bu uydunun tasarlanıp inşa edilen en iyi uydulardan biri olduğunu belirtti: Bu uydudan pratikte olumlu sonuçlar almayı umuyoruz. Kevser uydusunun inşasının son yılında, uydu iletişim ağları ve akıllı cihazların birbiriyle iletişimini (loT) sağlamak için tasarlanmış olan ve yapımına başlanması ile fırlatılması arasında sadece bir yıllık zaman silimi olan Hüdhüd uydusunu yaptık.

Son olarak şunu söylemeliyiz ki, Kevser ve Hüdhüd uydularının fırlatılması İran'ın uzay endüstrisi tarihinde bir dönüm noktasıdır çünkü bu, İran'ın özel uzay sektörünün ilk ciddi hamlesi olarak değerlendirilmektedir. Bu başarı, İran'ın gençliğinin bilgi ve yeteneklerine güvenerek ileri teknolojiler alanında büyük başarılar elde edebileceğini gösteriyor.