Suriyeli Gençler ve Direniş Cephesinde Suriye'nin Geleceği
Bölgedeki krizler yeni direniş cephelerinin oluşumuna zemin sağlar. Batı Asya bölgesindeki direniş grupları her zaman krizlerden ve baskılardan ortaya çıkmıştır.
Tesnim Haber Ajansı- Suriye'de Beşar Esad hükümetinin devrilmesi ve Hayet Tahrir Şam (HTŞ) gibi grupların yükselişi gibi gelişmeler, Direniş Ekseni’nin zayıflamasına ilişkin endişeleri artırdı. Ancak İran İslam Devrimi Lideri İmam Hamanei farklı bir yorumla bölgedeki gelişmeleri direnişi güçlendirmek için bir fırsat olarak değerlendirdi. İmam Hamanei, direnişi, baskı ve tehditlerle ortadan kalkmayan, tam tersine yayılıp kök salan "manevi ve dini bir mektep" olarak tanıttı.
Bölgedeki direniş tarihine bakıldığında da bu görüş doğrulanıyor. Filistin direnişinin ana üssü olan Gazze, İsrail'in baskılarından ortaya çıktı. Oslo gibi anlaşmalar direnişin güçlenmesini etkileyemedi.
Tehdit ve krizler bölge insanlarının ayağa kalkma motivasyonunu güçlendirir ve aynı zamanda yeni direniş cephelerinin oluşumuna zemin sağlar.
Direniş Krizlerde Gelişir
Batı Asya bölgesindeki direniş grupları her zaman krizlerden ve baskılardan ortaya çıkmıştır. Sanılanın aksine bu akımlar barışın ve uzlaşmanın gölgesinde değil, baskı ve tehdit koşullarında ortaya çıkmıştır. Filistin'den Lübnan'a, Irak'tan Yemen'e ve hatta İran'a kadar bu modelin pek çok örneğini görmek mümkün.
Filistin direnişinin kalesi olan Gazze Şeridi, İsrail baskılarının sonucu siyonistle mücadelenin simgesi haline geldi. Lübnan Hizbullah Hareketi de İsrail rejiminin bu ülkenin güneyindeki askeri saldırılarına tepki olarak doğmuş ve bölgedeki en güçlü direniş güçlerinden biri olmayı başarmıştır. Irak'ta Haşdi Şabi, IŞİD tehditlerine ve Amerikan baskılarına tepki olarak kuruldu. Giderek güç kazanan Haşdi Şabi ülkedeki ABD askeri varlığına meydan okumuştur.
Yemen'deki Ensarullah da savaşın ağır baskısı ve Suudi Arabistan kuşatması altında güçlü bir bölgesel güç haline geldi ve İsrail'e yönelik icra ettiği füzeli operasyonlarıyla yeteneğini gösterdi. Hatta bölgedeki direnişin kaynağı olan İran, Saddam rejiminin dayattığı savaş ve dış komplolar gibi krizler nedeniyle büyük güçlere karşı mücadelede küresel bir model haline geldi.
Bu örnekler, direnişin krizlerden etkilenmediğini, bu tehditlerden yararlanarak genişleme ve güçlenme fırsatına dönüştüğünü doğruluyor. Aslında milletlerin üzerindeki baskı ne kadar artarsa, ayağa kalkma kararlılığı ve motivasyonu da o kadar artar ve direniş cepheleri genişler.
Suriyeli Gençler Direnişin Yeni Cephesini Olşuturur
Bölgedeki direnişin kilit noktalarından biri olan Suriye, her zaman farklı direniş grupları arasında bir köprü görevi üstlenmiştir. Ancak Beşar Esad hükümetinin devrilmesi ve Hayet Tahrir Şam (HTŞ) gibi grupların Şam’a girmesiyle birlikte ülkenin durumunu karmaşık hale getirdi. Bazıları bu olayları Direniş Ekseni’ne yönelik bir tehdit olarak görse de direnişin tarihsel süreci incelendiğinde krizlerin yeni cephelerin doğuşuna platform olabileceği görülüyor.
İslam Devrimi Lideri İmam Hamanei, son konuşmasında Suriye'deki duruma değinerek, "İşgal altındaki bölgeler, Suriye'nin cesur gençleri tarafından kurtarılacaktır. Ayağa kalkan gençler fedakarlık ve özeveriyle sorunların üstesinden gelecektir." dedi. Bu sözler, Suriye halkının topraklarını geri kazanabileceği ve Direniş Ekseni’ndeki etkin rolünü yeniden tesis edebileceğine duyulan derin güveni yansıtıyor.
Aslında her türlü dış baskı ve şiddet eylemi, Suriyeli gençler arasında yeni direniş akımlarının oluşmasına fırsat sağlayacaktır.
Irak işgali ve Haşdi Şabi'nin oluşumunun gösterdiği gibi bu tür koşullar yeni güçlerin oluşması için potansiyel kapasiteler yaratıyor. Düşmanların zulmü ve suçları halkın Direniş Cephesi’ne katılmasında yeni motivasyonlar yaratmaktadır.
Bu süreç sadece direniş gruplarının güçlendirilmesine yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda yeni stratejilerin tasarlanmasına ve tehditlerle mücadele edecek yeni grupların oluşturulmasına da olanak sağlıyor.
Direniş Cephesi’nde Suriye'nin Rolü Artacak
Suriye'de yaşanan son gelişmeler direnişin iletişim yollarının değiştirilmesi sorununu gündeme getirdi. Suriye, Lübnan, Irak ve Filistin'deki direniş grupları arasında hayati bir koridor görevi üstleniyordu ancak Suriye'nin farklı bölgelerindeki kapsamlı değişiklikler sonrasında Lübnan'a ve diğer yerlere erişim zorluklarla karşılaşabilir.
Bazıları bu gelişmelerin Direniş Ekseninin gücünü azaltabileceğini düşünüyor ancak deneyimler dış baskıların arttığında direnişin yaratıcı çözümler yaratarak bu sorunların üstesinden gelebileceğini gösteriyor.
Bu değişiklikler kısa vadede Suriye'deki durumu karmaşık hale getirse de uzun vadede Direniş Ekseni için yeni stratejik kapasiteler sağlaması mümkün.
Daha önce yalnızca askeri takviye ve teçhizat transferi için bir rota görevi üstlenen Suriye, direnişin güçlenmesi için önemli bir üs haline gelebilir.
Tarih, direnişin krizleri kendisini genişletmek ve güçlendirmek için bir fırsat olarak kullandığını göstermiştir. Yaşanan krizlerden, etkileri Suriye sınırlarının ötesine geçecek yeni ve daha güçlü direniş gruplarının ortaya çıkması muhtemel.