Arap Birliği: İsrail, Suriye'de güvenlik ve istikrarın gerçekleşmesini engelliyor
Arap Birliği'nden bir yetkili, Siyonist rejimin Suriye'deki saldırgan ve işgalci hareketlerini kınayarak şunları duyurdu: Golan, Arap ve Suriyeli bir kimliğe sahiptir ve uluslararası toplum, İsrail'in Suriye'de bölgenin güvenliğini tehdit eden tehlikeli eylemlerine karşı durmalıdır.
Tesnim Haber Ajansı - Siyonist rejimin Suriye'deki işgalinin genişlemesi ve bu rejimin işgal altındaki Golan Tepeleri'nde yerleşim birimleri kurma girişimine gösterilen tepkilerin ardından Arap Birliği, İsrail'in Suriye Golan Tepeleri'ndeki düşmanca eylemlerinin devam etmesini kınadı.
Arap Birliği’nin Filistin ve İşgal Altındaki Topraklardan sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Said ebu Ali, Siyonist rejimin işgal altındaki Golan'daki tehlikeli projesi konusunda uyarıda bulunarak, uluslararası topluma bu tehlikeli plana karşı ciddi adımlar atması çağrısında bulundu.
Bu Arap Birliği yetkilisi bir basın açıklamasında şunları vurguladı: İsrail'in bu eylemleri saldırgan bir eylemdir ve bu rejimin Golan'daki işgalinin istikrara kavuşturulması çerçevesinde olup, ilgili uluslararası yasa ve kararların açık bir ihlalidir ve tüm bölge gerilimin tırmanması tehdidi ile karşı karşıyadır.
Said ebu Ali: ‘İsrail'in bu hamleleri aynı zamanda Suriye'de güvenlik ve istikrarın sağlanmasına yönelik çabaları da sekteye uğratıyor ve bölgesel çatışmaların çözüm şansını da engelliyor’ ifadelerini kullandı.
Suriye’nin işgal altındaki Golan’ın Arap kimliğini ve Suriye Arap ulusunun kendi toprakları üzerinde tam egemenliğe sahip olma hakkını vurgulayan Said ebu Ali, meşru uluslararası kararlara dayanarak şunları söyledi: İsrail'in Golan'ın niteliğini ve hukuki statüsünü değiştirmeye yönelik tüm eylemleri yasa dışı ve geçersiz olup, bu eylemlerin uluslararası hukukun ve Cenevre Sözleşmelerinin ihlali olduğunu düşünüyoruz.
Bu Arap Birliği yetkilisi şunları kaydetti: Uluslararası toplumu, işgalci taraf olarak İsrail'e, bu düşmanca eylemleri derhal durdurması ve meşru uluslararası kararlara, özellikle de 1967'deki 242 sayılı Güvenlik Konseyi Kararı, 1973'teki 338 sayılı Karar ve 1981'deki 497 sayılı Karara bağlı kalması için baskı yapmaya çağırıyoruz. Tüm bu kararlar İsrail'in Suriye’deki Golan da dahil olmak üzere işgal altındaki tüm Filistin ve Arap topraklarından tamamen çekilmesinin gerekliliğini vurguluyor.
Ebu Ali ayrıca uluslararası topluma, İsrail'in barışa ulaşma çabalarını engelleyen bu saldırgan eylemlerinin karşısında sorumluluklarını üstlenme ve İsrail işgaline son verilmesi ve Suriye ve Filistin halklarının kendi topraklarındaki haklarının güvence altına alınması için uluslararası çabaların güçlendirilmesi çağrısında bulundu.
Daha önce Siyonist rejimin Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi şunları duyurdu: İsrail kabinesi, Golan yerleşimlerindeki nüfusu 11 milyon dolardan fazla maliyetle artırmaya yönelik bir planı oybirliğiyle onayladı.
Bu bağlamda Netanyahu Golan'a yerleşmeye devam edeceklerini, Golan'daki yerleşimlerin güçlendirilmesinin İsrail'in güçlendirilmesi anlamına geldiğini, bunun da bu noktada çok önemli olduğunu söyledi.
Görünüşe göre Netanyahu bu kararı ABD'nin tam desteğiyle almış ve özellikle Golan'daki İsrail yerleşimlerinin genişletilmesi konusunda ABD'nin gelecek başkanı Donald Trump üzerinden bir hesap yapmış.
Trump'ın, ilk görev döneminde Golan Tepeleri ile ilgili uluslararası kararları görmezden gelen ve Golan Tepeleri'nin İsrail'e ait olduğunu iddia eden ilk Amerikan başkanı olduğunu da belirtelim.